Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet BAHÇELİ’nin,
Aziz Erzurumlular, Muhterem Vatandaşlarım, Değerli Dava Arkadaşlarım, Muhterem Hanımefendiler, Beyefendiler, Hepinizi sevgi ve saygılarımla selamlıyorum. Yiğitliğin kitabını yazan Dadaşlarla buluşmaktan mutluluk duyuyorum. Cesaretin, kahramanlığın, kardeşliğin ve dostluğun anıtlaştığı Erzurum’da bir kez daha sizlere hitap etmekten mutluyum, heyecanlıyım. Hamd olsun yeniden kavuştuk, yeniden buluştuk. Buradan Aşkale’ye, Aziziye’ye, Çat’a, Hınıs’a, Horasan’a, İspir’e, Karaçoban’a, Karayazı’ya, Köprüköy’e, Narman’a sevgilerimi gönderiyorum. Oltu’ya, Olur’a, Palandöken’e, Pasinler’e, Pazaryolu’na, Şenkaya’ya, Tekman’a, Tortum’a, Uzundere’ye, Yakutiye’ye selamlarımı iletiyorum. Bu açık hava toplantımızın gerçekleşmesinde emeği geçen, katkısı bulunan her dava arkadaşımı yürekten kutluyorum. 9 gün sonra yapılacak 25’nci Dönem Milletvekilliği Genel Seçimleri’nin ülkemizin birliğine, milletimizin dirliğine, insanımızın refahına en üst düzeyde katkılar sağlamasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyorum. Seçimlerin barış, huzur, güven ve demokratik yarış içinde geçmesini temenni ediyor, siyasi partilere ve milletvekili adaylarımıza başarılar diliyorum. Ve hepinize hoş geldiniz, sefalar getirdiniz diyorum.
Değerli Dadaşlar, Aziz Dava Arkadaşlarım, Erzurum; milli heyecanın, milli ahlakın ve manevi temizliğin mertlikle temellendiği bir vatan köşesidir. Sizler Pasinler ovası kadar enginsiniz. Sizler Tekman Yaylası gibi zirvedesiniz. Sizler Palandöken Dağları kadar heybetli, Allah-u Ekber Dağları kadar dik duruşlusunuz. Dadaşların kalbi vatan aşkıyla çarpmaktadır. Dadaşlar Türkiye ve Türk milleti sevdasıyla kavrulmaktadır. Bağlılık ve sadakat Erzurum’dadır. Samimiyet ve dürüstlük Erzurum’dadır. Rus ve Ermeni mezalimine karşı göğüsünü siper eden Alvarlı Efe Hazretleri’nin mirası sizlere emanettir. İlim, irfan ve gönül insanı İbrahim Hakkı Hazretleri’nin anıları sizlerle yaşamaktadır. Solakzade Hazretleri’nin inanmışlığı ve milletine adanmışlığı sizlerin itibar ve iftiharınızdır. Balkanlar’da kahramanca mücadele eden Şükrü Paşa, aziziye tabyasında devleşen Nene Hatun, manevi hayatımızda derin izleri bulunan Hacı Salih Efendi Erzurum’a mühür vurmuşlardır. Erzurum’da yetişen, milli ve manevi hayatımıza eşsiz hizmetleri geçen muhterem isimleri rahmetle anıyorum. Kafkas Cephesi’nde, Allahu Ekber Dağları’nda kara, buza ve dondurucu ayaza yüreklerindeki millet ateşiyle karşı koyan, vatan savunmasında fedakarlıktan kaçmayan gazi ve şehitlerimize, Erzurum’un efsane ismi Kazım Karabekir Paşa’ya Rabbim’den rahmet niyaz ediyorum. Dadaşlar, geçmişten bugüne hiçbir milli sorumluluktan kaçmamışlardır. Ve Dadaşlar Bar tutarak, at binerek, cirit atarak kutlu değerlerimize sahip çıkacak yürekliliği göstermişlerdir. İnanıyorum ki, aynısını bugünde yapacaklardır. Çünkü buna ihtiyacımız vardır. Türkiye’nin kurtuluşu için yeni bir seferberlik ve mücadele ruhu doğmuştur. Kötü giden talihe dur demenin zamanı gelmiştir. Erzurum’da Dadaş, Diyarbakır’da Serok olduğunu iddia eden çelişki ve yalan yumağı Davutoğlu’nun oyun ve tezgahları bozulmalıdır. AKP bozguna uğratılmalıdır. Erzurum istismarcıların hesaplarını alt üst etmezse Türkiye felaket ve feci bir akıbete doğru adım adım sürüklenecektir. Erzurum bölünme lobisine engel olmazsa Türk milleti kanlı ve sancılı parçalanma sürecine mahkum olacaktır. Bu nedenle istikrarsızlığı devirmek için yürümeliyiz. İsyankarları, iftiracıları, inkarcıları, iki yüzlülüleri sandıkta yıkmak için yürümeliyiz. Yiğit Dadaşlar soruyorum sizlere; √ Bizimle yürümeye var mısınız? (Evet) √ Bizimle yürümeye söz veriyor musunuz? (Evet) √ 7 Haziran’da Milliyetçi Hareket’in milli ve tarihi yürüyüşü için oy verecek misiniz? (Evet) Bu evetler dirilişin kararıdır. Bu evetler Erzurum’un muhteşem iradesinin tezahürüdür. Şayet yürümezsek önümüz kara kıştır. Gerçekten de Türkiye, bugün bir yol ayrımına gelmiştir. 7 Haziran’da Milliyetçi Hareket, Erzurum’un engin sağduyusuna, idrakine, vicdanına sonuna kadar güvenmektedir. Bu seçim ile aziz milletimizin gelecek yüzyıllardaki kaderini belirlemek için eminim ki milli bir şahlanış göstereceksiniz. Üzerinize gerilmeye çalışılan kefeni bir kader olarak kabul etmeyeceksiniz. Türkiye’nin çatışma ve kavga ortamına sürüklenerek tükenmesinin vebaline asla ortak olmayacaksınız. Türk milleti ve milli değerler etrafında kenetlenecek, bölünmeyeceğimizi dosta ve düşmana Erzurum Kongresi’nin ruhuyla bir kere daha göstereceksiniz. Onurumuzla oynayan siyaset tüccarlarının ve çıkar çetelerinin yakasına yapışmak artık bir namus borcudur. Çatışma ve kutuplaşma ile vicdanları sömürenlere cevap vermek de artık bir vatan görevidir. Bu milli hesaplaşma her ilde, her ilçede ve her beldede, vatanın her köşesinde aziz milletimizle el ele, omuz omuza 7 Haziran günü sandık başında yapılacaktır. Gelişmeler, önümüzdeki seçimlerin taraflarını tam anlamıyla belli etmiştir: Bir yanda, AKP ve işbirlikçi çıkar çevrelerinin koalisyonu olacaktır. Diğer yanda milletini karşılıksız seven Türkiye sevdalıları bulunacaktır. Bir yanda, Türkiye’den intikam almaya niyetli iç ve dış mihraklar olacaktır. Diğer yanda Türkiye’yi kurtarmaya yemin etmiş Türk milliyetçileri yer alacaktır. Bir yanda varlıklarımızı sömürmeye hazırlanan küresel odaklar, varlığımızı imha etmeye odaklanmış teröristler, bölücüler ve müzakereciler olacaktır. Diğer yanda milli ve tarihi emanetleri can pahasına savunacak vatan evlatları ayağa kalkacaktır. Bir yanda, siyasi ikbal ve menfaat için siyasete soyunanlar olacaktır. Diğer yanda ise vatana hizmet ve milli değerlere sadakat için Türkiye’ye talip olan Milliyetçi Hareket kuşatmayı Dadaşların desteğiyle yaracaktır. Gafletin ihanete vardığı, korkaklığın teslim olmaya dayandığı bir iktidar dönemi 7 Haziran’da sona erecektir. Biz Milliyetçi Hareket olarak bütün meselelerin üstesinden Allah’ın izniyle geliriz. Türkiye’nin sorunlarını tek başımıza çözeriz. Erzurum’un ağırlaşan ve derinleşen meselelerini kökünden bitiririz. Kendimize güveniyor, sizlere inanıyoruz. Biliyorum, Erzurum, besiciliği bırakmış, tarlaları terk etmiştir. İşsizlik Erzurum’a çökmüştür. Erzurum Türkiye’yi doyurmakta, ancak kendisi doymamaktadır. Aziz Erzurumlu, bugün henüz yokluğun sıkıntısı, yoksulluğun acısı kendisine ulaşmamış olanınız varsa, biliniz ki AKP ile devamı halinde yangın sizin ocağınıza da ulaşacaktır. Bugün kurtulmuş olmakla sevinmeyin, zorluklar sizin kapınızı da çalacaktır. Bu itibarla, çare Milliyetçi Harekettir. Çözüm milliyetçi iktidardır. Şimdi soruyorum: 7 Haziran geldiğinde, vatan topraklarını bırakıp kaçıp buna da başarı diyenlere karşı vatan diyecek misiniz? (Evet) Şehitlerimizin emaneti şanlı bayrağımızı çekildiği gönderden indirmeye cüret edenlere ve bunlarla pazarlık yapanlara karşı bayrağın namusunu müdafaa edecek misiniz? (Evet) Türkiye’ye sahip çıkmak için Milliyetçi Hareketle yürüyecek misiniz? (Evet) Çok şükür Dadaşlar kararını vermiş, yürüyüşe geçmiştir. Allah hepinizden razı olsun. Yüzünüzü kara çıkarmayacağız. Desteklerinizi heba etmeyeceğiz. Ve Erzurum’un ümitlerini asla soldurmayacağız.
Aziz Vatandaşlarım, Değerli Dava Arkadaşlarım, Bugün Türkiye’mizin bütünlüğü, aziz milletimizin kardeşliği tehlike altındadır. Nene Hatun’u ortaya çıkaran şartların bir benzeri şimdilerde karşımızdadır. AKP ile geçen hezimet dolu yıllarda ülkemize yönelen tehditler geçmişle benzerlik göstermeye başlamıştır. İşbirlikçi bir hükümetin tavizleriyle, vatanımızın bağımsızlığı ve milli bekamız riske atılmıştır. Yine yabancı güçler içişlerimize karışmaktadır. Yine hainler dört koldan ihanet yarışındadır. Yine ilkesiz ve korkak bir zihniyet ülkenin yönetimindedir. Tıpkı bir asır önce Ermeni çetecilerin yaptığı gibi, bugün de teröristler sağa sola saldırmaktadır. Osmanlıyı yıkan küresel aktörler, uzun uğraşlar sonucunda, kendilerine yeni bir teslimiyet hükümeti bulabilmişlerdir. İşbirlikçi iktidarın yönetiminde; Avrupalılar milletimizi, Ermeniler tarihimizi, bölücüler devletimizi, teröristler geleceğimizi, BOP’çular kimliğimizi sorgular hale gelmiştir. Elbette bu zilletin kabul edilmesi asla mümkün değildir. Ve Erzurum’un vatansever insanlarına buradan soruyorum. Vereceğiniz cevabın bütün Türkiye’ye ve iktidar zihniyetine cevap olacağını biliyorum. Öyle bir haykırmalısınız ki, tüm dünya Erzurum’un bu meydanından çıkacak gür sesi işitsin: 1919’da Erzurum’da bir araya gelen kahramanlar, “vatan bir bütündür, parçalanamaz” demişlerdi. 7 Haziran’da Milliyetçi Hareketle beraber, “Milli devlet, üniter yapı, bölünmez bütünlük“ diyecek misiniz? (Evet) 1919’da milliyetçiler, “Manda ve himaye kabul edilmez demişlerdi”. 7 Haziran’da Milliyetçi Hareketle “Tam bağımsızlık, milli ekonomi ve milliyetçilik” diyecek misiniz? (Evet) 1919’un 23 Temmuz’unda Erzurum’da bir okul salonunda atılan kutlu tohumla yeni bir Türk devleti doğmuştu. Üç hilale vuracağınız mühür ile Milliyetçi Hareketin tek başına iktidarına yol ve geçit verecek misiniz? (Evet) Daha zengin, daha mutlu, daha huzurlu ve daha adil bir Türkiye için yapacağınız tercih nedeniyle hepinizi ayrı ayrı kutluyorum. Milliyetçi Harekete ve üç hilale verdiğiniz destek için teşekkür ediyorum. Ancak bilesiniz ki, önümüzde tıpkı 1919 Temmuz’unda olduğu gibi tanıdık engeller vardır. O gün, Türk milleti için manda ve himaye arayanlar bugün Milliyetçi Hareket’in karşısındadır. O gün vatanı bölmek isteyenler, bugün yine Türklüğün karşısındadır. Zihinleri satılmış, vicdanları kiralanmış, kalpleri mühürlenmiş mihraklar bugün yine Türk milletinin karşı cephesindedir. Fakat, değerli Dadaşlar, ne yaparlarsa yapsınlar, başaramayacaklardır. Milliyetçi Hareket’in iktidarını önleyemeyeceklerdir. Milliyetçi Hareket’in yükselişini durduramayacaklardır. Çünkü güvence Erzurum’dur. Nitekim korkuları ve kaygıları bundandır. Başbakan Davutoğlu bu yüzden panik halindedir. AKP devrinin kapanacağını, kendisinin silineceğini bilmektedir. Erdoğan’ın tarafsızlığını tamamen bozarak Anayasa suçu işlemesinin nedeni de budur. Hesap verme korkusu alayını titretmektedir. PKK’yla yapılan kirli pazarlıkların, HDP’yle kapalı devre ilişkilerin gerçek yüzü yakında tam olarak deşifre edilecektir. Erdoğan, kabus gördüğünden devamlı bize çamur atmaktadır. Davutoğlu artan dozda yalan ve iftiraya sapmıştır. Bunlar MHP’yle HDP’yi ilişkilendirecek kadar alçalmışlar, insanlıklarını kaybetmişlerdir. Erdoğan, takip ettiği karanlık kampanyayla Milliyetçi Hareket’e kara çalmaya gayret etmektedir. MHP’yi üçgenlere, altıgenlere sokmaya çabalayan fotokopi Başbakan son kozlarını oynamaktadır. Geçmişte “Katı defans dağa çıkarır” diyen Erdoğan, bugün başka havalardadır. Geçmişte, PKK’ya yönelik “Silahı bırakır masaya gelirsiniz” diyen Erdoğan bugün bize iftira atmaktadır. Yine geçmişte PKK’ya, “Derdiniz özgürlükse, parlamenter sistem içinde yapın” diyen Erdoğan, bugün MHP’yi ahlaksız bir üslupla itham etmektedir. Açılım yapıyoruz diyerek, PKK’lıları Habur’dan davul zurnayla karşılayanların ağızlarına MHP’yi alması rezalettir. İyi şeyler olacak sözleriyle “Ne Mutlu Türküm” demeyi suç görenlerin, bayrağı tahrik sayanların HDP’yle itişip çekişmesi aldatmadır. PKK’nın silahla elde edemediği hain taleplerini pazarlıklarla takvime bağlayan ve taksit taksit karşılayan bölücü iktidarın MHP’ye hakaret etmesi işe yaramayacaktır. AKP pusulasını kaybetmiştir. AKP ahlaki ve vicdani seviyesini yitirmiştir. Davutoğlu’nun zihni bulanıktır. Erdoğan’ın anlayışı karışıktır. Bunlar için Türk milletinin bölünmez bütünlüğü anlamsızdır. Ve Türkiye’yi yöneten siyasi iktidar bölünmeye ikna olmuştur. İmralı canisi serbest kalmak için AKP’nin başarısını istemektedir. PKK, önce özerklik, ardından federasyon, sonra da dört parçalı Kürdistan’a ulaşabilmek için AKP’nin 7 Haziran’da başarılı olmasını gözlemektedir. Barzani AKP demektedir. Müslüman katilleri AKP’nin arkasında durmaktadır. Ne kadar Türk ve Türkiye düşmanı fitne ve fesat yuvası varsa AKP için kulis yapmaktadır. Davutoğlu cahiliye döneminin kavmiyetçiliğine takılıp kalmıştır. Millet varlığının anlamından habersizdir. Millet kudretinin gerçeğinden habersizdir. Milletin nasıl bir güç olduğunu bilmemektedir. Davutoğlu, günahkarlığına yeni bir halka ekleyip Hz. Nuhun gemisiyiz derken bile ırk hatırlatmasına sapmıştır. Başbakan bilmelidir ki, Türkiye ırklar topluluğu değildir. Türk milleti ortak paydasında vücut bulmuş muhteşem bir tarih ve sosyo-kültürel hazinedir. Türk milleti bin yıllık kardeşlik hukukunun eseri ve emanetidir. Kimin nereli olduğu önemli değildir. Kimin hangi etnik kökenden geldiği, anasının dilinin ne olduğu da mesele değildir. Bizim için milletimizin her evladı, mensubiyet bilincine varmış her kardeşimiz Cenab-ı Allah’ın eşsiz bir emanetidir. Erdoğan ve Davutoğlu’nun yok saydığı, ihmal ettiği, bölmeye çalıştığı, kaynaşmış kucaklaşmış binlerce yıllık kardeşliğin ürünü olan bu millet, sandıkta AKP’ye hak ettiği cevabı mutlaka verecektir. Basit, kısır, ilkel bir toplum ve insan özlemi AKP’yle beraber tarihe gömülecektir. Gün geldiğinde yapılan ayrımcılıklar, bölücüye verilen cesaretler millet vicdanında mutlaka mahkum edilecektir. Erzurumlular, Davutoğlu ve yandaşlarına demokratik faturayı kesecektir. 7 Haziran bu hesabın verileceği gün olacaktır. Dadaşlar kendisine düşen milli görevi şevkle yerine getireceklerdir. √ Erzurumlu bir lokma ekmeğe muhtaç iken; 1 milyar 370 milyon liraya yapılan kaçak ve karanlık sarayı unutmayacaktır. √ Erzurumlu dondurucu ayazda yakacak bulamazken; çerez parası diyerek kamu araçlarına harcanan 3,3 milyar lirayı unutmayacaktır. √ Erzurumlu, elinde avucunda ne varsa çocukları için satarken; yatak odalarından, ayakkabı kutularından, millete küfreden havuzcuların kasalarından çıkan haram serveti unutmayacaktır. √ Erzurumlu, işsizlikten, yoksulluktan kıvranırken, 17-25 Aralık soygun çetesini, rüşvetçi bakanları, altın kaçakçılarını, ihale mafyalarını, Diyanet İşleri Başkanı’na tahsis edilen yüzbinlerce liralık lüks otomobilleri unutmayacaktır. √ Kefen ve idam edebiyatı ile mezar ve tabut siyaseti yapanların, şehitlerimizin kanlılarıyla masaya oturmalarını, Türkiye’yi teslim etmek için fırsat kollamalarını Erzurumlu asla aklından çıkarmayacaktır. Erzurumlu yiğit Dadaşım, Nene Hatun’un evladı olan Erzurumlu kardeşlerim, sizlere bu meydandan soruyorum ve cevabınızı bekliyorum: Milletimizi açlığa ve yokluğa mahkum ettiği ülkemizde haram yiyenlerden, emeğinizi çalanlardan hesap soracak mısınız? (Evet) Yaşanan rezaletlerin hangi vicdana sığdığını, hangi anlayışın bunu meşru ve mubah kıldığını sorgulayacak mısınız? (Evet) Ve zamanı geldiğinde, sömürülen duygularınızın hesabını kapatmak üzere, sandık önünde gereken cevabı AKP’ye verecek misiniz? (Evet) Sizden beklenen de budur. Size yakışanı da bu olacaktır. Dün mezalime, köleliğe, esarete karşı “Milli Mücadeleye” “EVET” diyerek bir ilki gerçekleştirmiştiniz. Milliyetçi Hareket bu hesabı sizin adınıza sormak üzere sizlerden yetki bekliyor. Seçim günü geldiğinde mührü üç hilale vurarak bu desteği verecek misiniz? (Evet) Bölücülüğe, istismara, yolsuzluğa, yoksulluğa dur diyecek misiniz? (Evet) Ve elbette Milliyetçi Hareket Partisi’yle yürüyecek misiniz? (Evet) AKP’ye oy veren kardeşim, ülkemiz kötüye gidiyor. AKP, aldığı oyları kötüye kullanmış, Türkiye’yi enkaza çevirmiştir. AKP’ye destek veren kardeşim; ülken için, milletin için, vatanın için, geleceğin için bu defa birlikte yürüyelim. CHP’ye oy veren vatandaşlarım, çağrım sizleredir; bu defa bizimle yürüyün. Kararsız duran, tercihini henüz yapmamış kardeşim; boşuna zaman kaybetme, MHP bil ki seninle, senin yanındadır. Artık AKP külfeti Türk milletine çok ağır gelmektedir. Şimdi sizlere bir kez daha soruyor ve yüksek sesle cevap vermenizi bekliyorum: İktidarın yaptıklarına daha fazla dayanacak mısınız? (Hayır) Bu yağmacı zihniyete geçit verecek misiniz? (Hayır) Hamd olsun, Dadaşlar kararını vermiş ve tertemiz bir sayfa açmak için Milliyetçi Hareket’i seçmişlerdir.
Değerli Vatandaşlarım, MHP iktidarında; yoksullukla savaşacağız, yolsuzlukla ve terörle mücadele edeceğiz. Devlet ve yönetim reformuyla çürümenin önüne geçeceğiz. Ahlak ve kalitenin tesisiyle çöküşü engelleyeceğiz. Üreten Ekonomi Programımızla sanayinin, işadamlarımızın, aç ve açıkta kalan milyonlarca masum vatandaşımızın sorunlarını gidereceğiz. Ekonomi büyüyecek, insanımız refah ve zenginliğe ulaşacaktır. Türkiye, MHP iktidarıyla, milli varlığına, tarihi misyonuna sahip çıkarak bugün içinde bulunduğu ataletten kurtulacaktır. Emeklilerimize; Mart ayında 1400 ve Eylül ayında 1400 lira olmak üzere yılda toplam 2800 lira Emekli Destek Ödeneği vereceğiz. Asgari ücretlilere, büyük şehirlerde her ay 100 lira şehir içi ulaşım imkanı sunacağız. Kamu çalışanlarımızın çeşitli isimler altında ödenen tüm ek ödenekleri emekli aylıklarına yansıtacağız. Emeklilikte yaşa ve prim gün sayısına takılan vatandaşlarımızın mağduriyetlerini çözeceğiz. Mazotta, gübrede, ilaçta, tohumda, yemde, fidede, ÖTV ve KDV’yi tamamen kaldıracağız. Çiftçilerimizin belini büken mazotu 1 lira 75 kuruşa indireceğiz. Canlı hayvan kaçakçılığını önlemek, et ve sütte garanti fiyat uygulamak için tedbir alacağız. Asgari ücreti net 1400 liraya çıkaracağız. Hayırlı olsun. İmamsız ve müezzinsiz cami bırakmayacağız. Cemevi gerçeğini siyasi kaygılardan uzak bir şekilde kabul edecek ve devlet yardımının önünü açacağız. Köy ve mahalle muhtar maaşlarının en az asgari ücret kadar yükselmesi, yani en az 1400 lira olması için gereğini yapacağız. Esnaf ve sanatkârlarımız yeni işyeri açtılarsa, onları beş yıl süreyle gelir vergisinden muaf tutacağız. İlave olarak, kendi nam ve hesaplarına ödedikleri sigorta primlerinin yarısı beş yıl süreyle devlet tarafından karşılanacaktır. Şoför esnafımızın aldığı yeni ticari araçtan 10 yıl kullanmak kaydıyla KDV ve ÖTV almayacağız. Kutlu olsun. Esnaf, Bağ-Kur emeklilerimizin aylıklarını iyileştireceğiz. Gerçek manada intibak düzenlemesi yapacağız. Bizimle yürümeye söz veriyor musunuz? İşsiz kardeşlerim üzülmeyin, Üreten Ekonomi Programımızla her yıl 700 bin insanımıza iş sağlayacağız, sorunlarınızı bitireceğiz. Bugüne kadar kim, hangi ad altında, hangi tutar ve miktarda yardım alırsa alsın, anasının ak sütü gibi helali olan sosyal yardım ve desteklerden kesinlikle mahrum bırakılmayacaktır. Ve de bu yardımları refah artışı kapsamında yükseltip yüzleri güldüreceğiz. Aylık 200 kilowatsaatin altında elektrik tüketen ve ödeme gücü olmayan vatandaşlarımıza yüzde 75 indirim yapacağız. Hayırlı olmasını diliyorum. 18 yaşını doldurmuş ve başkasının yardımı olmaksızın hayatını devam ettiremeyen engellilerimizin aylıklarını 600 liraya, 18 yaş altı engelli aylığını ise 400 liraya çıkaracağız. Ağır engelli aylığı vicdansızca kesilen Erzurumlu Miraç evladımızın ve benzeri durumdaki mağdurlarımızın hakkını biz arayacak, ellerinden biz tutacağız. Muhtaç durumda olan ailelerimizin en az bir ferdine iş vereceğiz. İş sağlanana kadar, asgari ücretin yarısı kadar, yani 700 lira “Aile Desteği” adı altında ödeme yapacağız. Şehit yetimlerimizin tamamına iş sağlayacağız. Gazilerimiz ve çocuklarının işe yerleştirilmelerine öncelik tanıyacağız. Korucularımızı sahipsiz bırakmayacağız. Kamuya ait atıl arazileri yoksullarımıza tahsis etmekle kalmayacak, istihdam oluşturmak amacıyla, büyük ya da küçükbaş hayvanları bedelsiz dağıtacağız. Evi olmayan muhtaç ailelerimize sosyal konut sağlayacağız. Veya 250 lira kira yardımı yapacağız. Muhtaç durumdaki ailelere aylık temel ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri Hilalkart uygulamasına geçeceğiz. Güle güle harcayınız. Öğretmenlerimizin 3600 ek göstergeden yararlanmalarının önünü açacağız. Atanamayan öğretmen çilesine son verip, tüm mağduriyetleri gidereceğiz. Yuva kuracak gençlerimize 10 bin lira tutarında, iki yıl vadeli, faizsiz kredi imkânı sağlayacağız. Devletin asli ve sürekli hizmetlerinde çalıştırılan taşeron işçilere kadro vereceğiz. Kamuda sözleşmeli, geçici, 4/B’li, 4/C’li, vekil ve benzeri şekilde istihdam edilenlerin alayını kadrolu yapacağız. Ve şüphesiz bölücülüğün ve terörün kökünü kazıyacağız. Temiz siyaset, dürüst yönetim için Bizimle Yürü Erzurum. Dik baş, tok karın, mutlu yarın için Bizimle Yürü Erzurum. 7 Haziran’da MHP’ye oy verecek misiniz? (Evet) 7 Haziran’da vatana, millete ve geleceğinize sahip çıkacak mısınız? (Evet) MHP’nin Erzurum milletvekili adaylarını tam kadro Meclis’e gönderecek misiniz? (Evet) Bu evetler sayesinde, Genel Seçimler, büyük milletimizi tıpkı asırlar öncesinde olduğu gibi lider ülke Türkiye ülküsüne götürecek yolun başlangıcı olacaktır. Sizleri bir kez daha sevgi ve saygılarımla selamlıyorum. Yolunuz, bahtınız, alnınız açık olsun diyorum. Hepinizi Cenab-ı Allah’a emanet ediyorum. Sağ olun, var olun. Ne mutlu Türküm Diyene.
|