İSMET BÜYÜKATAMAN

Meclis Konuşması : 23 Temmuz 2008

Türkiye İle Gürcistan Arasındaki Anlaşma Üzerine23 Temmuz 2008Belge Sahibi :
 
İSMET BÜYÜKATAMANBURSA Milletvekili
Detay İçin Tıklayın

Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri, Türkiye Cumhuriyeti ile Gürcistan Arasındaki Serbest Ticaret Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı üzerine söz almış bulunmaktayım. Bu vesile ile yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Gürcistan ve Türkiye arasındaki diplomatik ilişkiler Gürcistan’ın bağımsızlığını kazanmasından sonra 1992 yılında başlamış iki ülke arasındaki işbirliği, resmi ve çok taraflı nitelik kazanmıştır

İki ülke arasında siyasi, ekonomik ve kültürel ilişkiler gün geçtikçe hız kazanmaktadır.

Gürcistan'ın bağımsızlığını, ilan edilmesinden kısa bir süre sonra tanıyan Türkiye, kurulan ilişkileri her alanda geliştirmeye yönelik çeşitli adımlar atmıştır. Bu dostluğun pekişmesinde Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol boru hattı, Bakü-Tiflis-Erzurum demiryolu hattı, tarihi İpek Yolu gibi projeler de önemli rol oynamıştır.

Öte yandan, Türklerin en büyük ikinci etnik grup oldukları az sayıdaki ülkelerden olan Gürcistan’da çok eski dönemlerden beri Ahıska ve Azerbaycan Türkleri olarak nitelendirilen Türk grupları da yaşamaktadır. Ayrıca, Türkiye, Gürcistan sınırları içerisinde yer alan Acaristan’ın özerk statüsünün garantörü durumundadır.

Türkiye-Gürcistan sınırını belirleyen 13 Ekim 1921 Kars Anlaşması ile Türkiye, Acaristan üzerindeki egemenliğini, halkın kendi kültürel varlığının korunması şartıyla devretmişti. Diğer taraftan, akraba Türk topluluklarından Osetler ve Abhazlar da Gürcistan sınırları içerisindeki kendi Özerk Cumhuriyetlerinde yaşamaktadırlar.

Ülkemiz, Gürcistan'ın içinde bulunduğu etnik sorunlara sürekli barışçı çözüm taraftarı olmuş, Gürcü ve Abhazlara insani yardımlar yapmıştır.

Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri,

Gürcistan dünya için sıradan bir ülke olmadığı gibi Türkiye için de sıradan bir ülke değildir. Bunun temel nedeni bu ülkenin Güney Kafkasya coğrafyasında sahip olduğu stratejik konumdur. Gürcistan Sovyetler Birliği’nin dağılmasından bu yana Batı ile Rusya arasında cereyan eden çetin bir nüfuz mücadelesinin ana sahasını teşkil etmektedir. Abhazya, Çeçenistan, Güney Osetya, Ahıska ve Acaristan’da verilen bu mücadelenin ana aktörleri ABD, Rusya Federasyonu, AB ve Türkiye’dir.

Verilen mücadelenin en önemli boyutlarından biri Doğu–Batı enerji koridoru meselesidir. Bakü–Tiflis–Ceyhan boru hattının Türkiye için önemini tekrar etmeye gerek yoktur. Bu hat Gürcistan topraklarından geçerek Türkiye’ye giriş yapmaktadır. Ne var ki Türkiye’nin Gürcistan’daki çıkarları sadece bu hattın inşası üzerine kurulu değildir.

Değerli Milletvekilleri

Konuşmamın bu bölümünde Ülkemiz ile Gürcistan arasındaki ilişkilere kısaca değinmek istiyorum.

Gürcistan Kafkasya’da Türkiye’nin stratejik ortağıdır. Ankara geçtiğimiz yıllarda Gürcistan’a 40 milyon doları aşan boyutta askeri yardımda bulunmuş, Gürcü subaylarının yetiştirilmesinde önemli sorumluluklar üstlenmiştir.

Türkiye Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol ve doğalgaz boru hattı projesi ile Doğu-Batı enerji koridorunda önemli bir transit ülkesi konumuna gelmek üzeredir. Ankara bu hat vasıtası ile ulusal enerji politikamızın önemli bir unsurunu oluşturan “kaynak çeşitlendirmesi” prensibini gerçekleştirecektir. Bu yolla Mavi Akım projesinin temel eleştiri konularından birisi olan enerjide tek ülkeye bağımlılık boyutunu bir nebze de olsa azaltmış olacaktır.

Türkiye’de birçok vatandaşımızın kökeni şimdiki Gürcistan topraklarındandır. Abhazya’dan tutun Acaristan’a kadar geniş bir coğrafya ile tarihi, kültürel ve etnik bağlantılarımız mevcuttur. Batum bir Gürcü şehri olduğu kadar tarihi anlamda bir Osmanlı mirasıdır.

Bu arada şu hususu da hatırlatmak istiyorum; Ahıska bugünkü Gürcistan toprakları dahilindedir. Ahıska Türkleri, Gürcistan’ın Mesheti bölgesinin Müslüman Türk nüfusuna verilen addır. Rusların bu bölgeye verdiği coğrafî isim, Mesketya'dır. Bundan dolayı Meshet Türkleri olarak da adlandırılırlar.

Bu nüfus, 1944 yılında totaliter Stalin tarafından iki saat içinde tren vagonlarına doldurularak, gidecekleri yere kadar aşağı dahi inmemek şartı ile kapalı tren vagonlarında Orta Asya’ya sürülerek Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan’a yerleştirildi. Bu sürgünün Stalin'in Karadeniz kıyılarını Türklerden temizleme operasyonunun bir parçası olduğu Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra açıklanan arşivlerde ortaya çıkmıştır. Aynı kaderi paylaşan Kırım Tatarları ve Ahıska Türklerinin bu hazin sürgünde binlercesi yolda ölmüştür.

Ahıska Türkleri ata yurtlarından koparılmış, günümüzde halen yurtlarına geriye dönebilmek için çözüm beklemektedirler.

Türkiye’nin Nahçıvan ve Azerbaycan üzerinden Türk dünyası ile coğrafi devamlılığının sağlanması konusu Karabağ savaşının sonucunda sekteye uğramıştır. Ne var ki anılan coğrafi devamlılığın Gürcistan-Azerbaycan güzergahı vasıtası ile tesis edilmesi önemli bir husustur.

Ermenistan’a giren ve çıkan malların büyük bir bölümü Gürcistan topraklarından transit geçtikten sonra Batum Limanı’ndan giriş ve çıkış yapmaktadır. Ermenistan ile olan ilişkilerimizin hassasiyeti göz önüne alındığında konunun stratejik boyutu oldukça açıktır.

Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri

Türkiye Cumhuriyeti ile Gürcistan arasında 21 Kasım 2007 tarihinde Tiflis’te imzalanan Serbest Ticaret Anlaşması, taraflar arasında Dünya Ticaret Örgütü ile Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşması prensipleri doğrultusunda bir serbest ticaret alanı tesis edilmesini öngören tercihli bir anlaşmadır.

Söz konusu Anlaşma, sanayi ürünlerindeki gümrük vergileri, miktar kısıtlamaları ile etkili vergi ve önlemlerin kaldırılması, tarım ürünlerinde taviz değişimi, hayvan ve bitki sağlığı önlemleri ile hizmetler ve genel hükümler, iç vergilendirme, yapısal uyum, damping, korunma önlemleri, devlet tekelleri, ödemeler, menşe kuralları, devlet yardımları, fikri, sınai ve ticari mülkiyet hakları, kamu ihaleleri gibi alanlarda düzenlemeler içermektedir.

Anlaşmanın başlıca hedefleri; taraflar arasındaki ekonomik işbirliğinin arttırılması ve güçlendirilmesi, mal ticaretindeki kısıtlamaların kaldırılması, uygun rekabet şartlarının oluşturulması ve tarafların üçüncü ülke piyasalarındaki ticaret ve işbirliğinin geliştirilmesidir.

Anlaşma, mütekabiliyet esasına dayanan simetrik bir modele sahiptir. Buna göre, Türkiye ve Gürcistan menşeli tüm sanayi ürünlerine uygulanan gümrük vergileri Anlaşmanın yürürlüğe girdiği tarihte kaldırılacaktır.

Değerli Milletvekilleri

Gürcistan’ın sınır komşumuz olması nedeniyle ülkemiz ile her alanda ilişkileri vardır.

Türkiye’den Gürcistan’a yapılan ihracatta ilk sırayı toplam ihracattaki yüzde 60’lık payı ile temel gıda maddeleri oluşturmaktadır. 1998 yıllarının sonlarına kadar Gürcistan’ın un tedarikçisi durumunda olan Türkiye için bu durum Rusya kriziyle değişmiştir.

Rusya’dan çok miktarlarda ve çok ucuz fiyatlarla ürün gelmesi Türkiye’nin ihracatını düşürmüştür. Bugün Gürcistan’a ihraç edilen başlıca ürünler; oto yedek parçaları, temizlik maddeleri, mobilya ve büro malzemeleri, kakaolu gıdalar, şeker ve şekerli mamuller, hayvansal ve bitkisel yağlar, kümes hayvanları, sütlü mamuller ve yumurtadır. Ayrıca bavul ticareti ve kayıt dışı yollarla gittiğinden istatistiklere pek yansımayan tekstil ürünleri ihracatı da ciddi bir kalem oluşturmaktadır.

Türkiye ile Gürcistan arasındaki anlaşmalar ve protokoller arasında, 30 Temmuz 1992 tarihinde imzalanan ‘Ticaret ve Ekonomik İşbirliği Anlaşması’ ile ‘Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Antlaşması’, 13 Ocak 1994 tarihinde imzalanan ‘Ekonomik Konularda Yapılan Görüşmelere İlişkin Mutabakat Zaptı’ ve 30 Ocak 1997 tarihinde imzalanan KEK (Karma Ekonomik Komisyon) 1.Dönem Toplantısı Protokolü bulunuyor. Bunun yanı sıra, iki ülke arasında ‘Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması’ bulunmaktadır.

Değerli Milletvekilleri

Sayın Cumhurbaşkanı Gül’ün 21 Kasım 2007 tarihinde Gürcistan'ı ziyareti sırasında imzalanan, Türkiye-Gürcistan Serbest Ticaret Anlaşması, Moskova’yı rahatsız etmiş olabilir. Çünkü, Rusya Federasyonu son yıllarda Gürcistan’ın ana ihraç mallarını almayarak bu ülkeyi sıkıştırmaya çalışmaktaydı. Bu şartlar altında Türkiye ile Gürcistan arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilere yeni bir ivme kazandıracak olan Serbest Ticaret Anlaşması Gürcistan’ın Moskova karşısında rahatlamasını sağlayacaktır.

Çünkü, Türkiye-Gürcistan Serbest Ticaret Anlaşması, Türkiye’nin Bosna-Hersek ile imzaladığı Serbest Ticaret Anlaşması’ndan sonra en geniş serbest ticaret anlaşmasıdır.

Türkiye’den Rusya Federasyonu’na yaş meyve-sebze ihracatı, yoğun olarak ocak-nisan ayları arasında yapılmaktadır. Mayıs ayında seradan tarlaya geçildiği için kimyasallar daha az kullanılmaktadır.

Rusya Federasyonu, ilaç kalıntısı gerekçesiyle Türkiye'den domates, limon, üzüm, patlıcan ve patates alımını yasaklamıştı.

Kimyasalların az kullanıldığı ve mevsim olarak ihracatın arttığı bir dönemde geçtiğimiz günlerde yaşanan bu krizin çıkması düşündürücüdür.

Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri,

Burada yeri gelmişken cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ü rahmet ve şükranla anarken bir sözünü sizlerle paylaşmak istiyorum:

"Bizi, Gürcistan ile birleştiren yalnız sempati değil, aynı zamanda hedeflerimizin de bir olmasıdır. Güçlü bir doğuya ihtiyacımız var. Özellikle güçlü bir Kafkasya’ya. Kafkasya’da ise, en önemli ulus olan Gürcülerin, güçlü olmasına ihtiyacımız var. Bize, güçlü ve bağımsız bir Gürcistan lazım. Biz Kafkasya’nın diğer ülkelerinin de bağımsız olabilmeleri için Gürcistan ile birlikte çaba sarf etmeliyiz."

Bu vesileyle, anlaşmamızın hayırlı olmasını temenni ediyor, olumlu yönde oy kullanacağımızı ifade ederek, yüce heyetinizi tekrar saygı ve hürmetlerimle selamlıyorum.

İSMET BÜYÜKATAMAN Tarafından Yapılan Meclis Konuşmaları

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Sekreteri Sayın İsmet BÜYÜKATAMAN’ın “TBMM’de Bütçe görüşmelerinde” yapmış olduğu konuşma metni. 11 Aralık 201211 Aralık 2012Detay İçin Tıklayınız
Cumhurbaşkanlığı Bütçesi Üzerine

Cumhurbaşkanları, başbakanlar, milletvekilleri millete örnek olması gereken kişilerdir. Eğer, Cumhurbaşkanı, Başbakan tutumlu davranmazsa, devletin parasını hesaplı harcamazsa, topluma, millete kötü örnek olurlar.

Bu ülke fakir insanların, yoksul insanların, Sayın Başbakanın deyimiyle; “garip gureba”nın da yaşadığı bir ülkedir. Bu ülkede Cumhurbaşkanlarının devletin parasıyla gösterişe, şatafata kaçması asla doğru değildir.

15 Aralık 2009Detay İçin Tıklayınız
Öğretmenler Günü Üzerine Konuşması

Toplumun en müstesna şahsiyetlerinden oluşan eğitimcilerimiz, “irfan ordusu” hak ettiği değer ve öneme de sahip olmalıdır.

T.B.M.M olarak öğretmene verdiğimiz değeri yeniden gözden geçirmek zorundayız.. 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü, tüm öğretmenlerimize sağlık, huzur ve mutluluk getirmesi dileğiyle kutluyorum.

24 Kasım 2009Detay İçin Tıklayınız
Seyahat Acentaları Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Konuşması

Ülke turizmimizin gelişmesi açısından seyahat acentalarımızın çok düzenli ve kurallara uygun olarak çalışmaları gerekmektedir. Bu kuralları koyarken acentalarımızın işlerini yapmalarını kolaylaştırmak daha rahat hareket etmelerini sağlamak gerektiğine inanmaktayız.

14 Ocak 2009Detay İçin Tıklayınız
Milli Prodüktivite Merkezi Bütçesi Üzerine Konuşması

Bugün faaliyetlerini sürdürmekte olan Millî Prodüktivite Merkezi, 17.4.1965 tarihinde yürürlüğe giren 580 sayılı Yasa ile kurulmuştur. Gelişmiş pek çok ülke, prodüktivite merkezlerine sahiptir. Bu merkezler, verimlilik konusunda yaptıkları çalışmalarla, ülkelerinin kalkınma çabalarında önemli bir pay sahibi olmuşlardır.

13 Ocak 2009Detay İçin Tıklayınız
Temel Ceza Kanunlarına Uyum Amacıyla Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılması

Yurdumuz bakımından özel bir önemi olan kışlık-yaylak hareketlerini düzenleme bakımından ilçe ve il murakabe heyetlerine birbirleriyle işbirliği yapmak ve genel asayiş kuvvetlerinden de faydalanmak suretiyle kararlar alıp icra etmek yetkisi tanınmalıdır.

13 Ocak 2009Detay İçin Tıklayınız
Vakıflar Kanunu Üzerine Konuşması

Vakıflar kanun tasarısı yabancılara Türkiye’de örgütlenme, faaliyette bulunma ve vakıf üzerinden dolaylı da olsa taşınmaz mal edinebilme ve tasarrufta bulunabilme hakkı tanımaktadır.

Bu tasarı yasalaşır ve Soros Vakıfları gelip Türkiye'den arsa alırsa, (mütekabiliyet var, biz de alırız) mı diyeceksiniz. Türkiye'den hangi vakıf ekonomik açıdan Soros vakıflarıyla boy ölçüşebilir.

13 Ocak 2009Detay İçin Tıklayınız
Öğretmenlerin Sorunları Üzerine Konuşma

Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızı yetiştiren öğretmenlerimizin sorunlarının araştırılması için bir Meclis araştırma komisyonu kurarsak daha sıhhatli çalışmalar yapacağımız kanaatindeyim. Unutmayalım ki Fatihleri Akşemsettinler yetiştirdi.

02 Aralık 2008Detay İçin Tıklayınız
Türkiye İle Gürcistan Arasındaki Anlaşma Üzerine

Gürcistan ve Türkiye arasındaki diplomatik ilişkiler Gürcistan’ın bağımsızlığını kazanmasından sonra 1992 yılında başlamış iki ülke arasındaki işbirliği, resmi ve çok taraflı nitelik kazanmıştır. İki ülke arasında siyasi, ekonomik ve kültürel ilişkiler gün geçtikçe hız kazanmaktadır.

23 Temmuz 2008Detay İçin Tıklayınız
Tütün Mamülleri Üzerine Konuşması

Aslında kuraklığın gündemde olduğu şu günlerde, suya çok az ihtiyaç duyan bir sanayi bitkisi olan tütünden vazgeçmek yerine, bu üründen ülke olarak daha fazla fayda sağlama yoluna gitmeliyiz.

03 Nisan 2008Detay İçin Tıklayınız
Zeytin ve Zeytinyağı Üzerine Konuşması

Ülkemizde yaklaşık 500.000 aile geçimlerini zeytincilikten sağlamaktadır. İzmir, Muğla ,Balıkesir, Bursa, Manisa, Çanakkale, Tekirdağ, Hatay illerimiz önemli zeytin üreticisi illerimizdir.

Zeytin üretiminde kısa ve orta vadede üretimi güçlendirici çözümlere ihtiyaç vardır. Özellikle Gemlik tipi zeytinin yurt dışına ihracatında pratik ve kalıcı çözümler bulunmalıdır.

22 Ocak 2008Detay İçin Tıklayınız