19.05.2011 - 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı münasebetiyle yayınladıkları kutlama mesajı.
Ana SayfaAna Sayfa  

Genel Başkan

Konuşmaları

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin
19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı münasebetiyle
yayınladıkları kutlama mesajı.
19 Mayıs 2011

 

Bundan 92 yıl önce, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün zamanlama itibariyle muazzam bir hamlesi olan Samsun’a çıkışı, bağımsızlığımıza musallat olan emperyalist mihraklara asla teslim olunmayacağının tam bir irade beyanı olmuştur.

Dönemin karanlık ortamında yenilmiş, yorulmuş, hırpalanmış ve dağıtılmış ordusuna rağmen, aziz milletimiz inancından ve istiklaline duyduğu tavizsiz bağlılıktan güç alarak yedi düvele Samsun’da atılan ilk adımla meydan okumuştur.

Tehditlerle sindirilmeye çalışılan, şantajlarla durdurulmaya uğraşılan ve kurşunla yolundan döndürülmek istenen milli mücadele ruhu, Türk tarihinden aldığı ilhamla işgale, esarete, eziyete, zulüme haddini bildirmek için Anadolu’nun mukaddes bağrında boy vermiş ve kök salmıştır.

Samsun’dan vatanın her köşesine verilen ses, Havza’da gürlemiş, Amasya’dan yayılmış, Erzurum’da karara varmış, Sivas’ta bağımsızlığın ne pahasına olursa olsun gerçekleşeceğini ortaya koymuştur.

Asırlarca Türk milletini Anadolu’dan kovmanın hesabını yapanlar ellerine geçen fırsatı ganimete çevirmenin telaşıyla ilerledikçe, aziz milletimiz milli heyecan ve azimle aşılmaz sur, yıkılmaz kale ve bükülmez bilek olmuştur.

Uzun savaş yılları boyunca yoksul ve yorgun düşen Türk milleti; vatanını sömürge, aziz varlığını köle yapmak için ittifak kuran bedbahtları geldikleri gibi göndermek için imkânsızlıkları aşmış, zorlukları geçmiş ve engelleri yıkarak tüm haşmetiyle ayağa kalkmıştır.

19 Mayıs; teslimiyet belgelerini yırtıp atan cesaretin timsali, manda ve himaye çağrılarını bastıran kahramanlığın çığlığı, yabancı emellerin asla amacına ulaşamayacağını haykıran milli seslenişin otağıdır.

19 Mayıs; vatan topraklarını alçakça paylaşmaya cüret edenlere ve onlara el uzatanlara verilen kesin bir cevap ve özgürlüğün kanla olsa dahi elde edileceğinin muhteşem ifadesidir.

Mondros Limanı’ndan harekete geçen işgalci hevesler, çok şükür ki Samsun’dan atılan tarihi adımla yerin dibine batırılmış ve nihai olarak Ege’de denize süpürülmüştür.

Tıpkı bugünkü gibi; o zaman da işbaşında aciz, pısırık, sinmiş, haysiyetsiz, tavizkar, korkak ve yalnızca kendi menfaatlerinden başka bir hedefi olmayan hükümet etme zihniyetinin varlığına rağmen, Türk milleti kendi geleceğini belirlemek amacıyla bizatihi inisiyatif almıştır.

Samsun’a çıkan milli mücadele kahramanları vatanın selameti için her türlü riski üstlenmişler ve her bedeli seve seve ödemeye hazır olduklarını duyurmuşlardır.

İftiralar yollarından vazgeçirememiş, baskılar yıldıramamış ve tuzaklar durduramamıştır.

Cenab-ı Allah’ın himayesi ve aziz milletimizin fedakârlıklarıyla Samsun’da başlayan tarihi yolculuk başkent Ankara’da Cumhuriyet’le birlikte sonuca ulaşmıştır.

Ne var ki, Türk milletinin kolayca teslim olacağını zannedecek kadar şuurlarını kaybedenler, şimdi daha etkili ve büyük bir oyunu devreye sokmuşlardır.

Nitekim geçen yıllarda Türk milletinin maruz kaldığı tehdit ve tehlikelerde bugüne kadar bir azalma olmamış, Türk vatanının birliği ve dirliği için söz veren, yemin eden Türkiye sevdalılarına yönelik mütecaviz saldırılarda gözle görülür bir artış yaşanmıştır.

Milli ve manevi değerlerimizi tahrip ve imha etmek için, bu defa da yerli taşeron kullanmaya girişenler, içerideki maşalarıyla dün alamadıkları sonuçları bugün almaya çalışmaktadırlar.

Samsun’a çıkışın 92. yıldönümünde, Türk milletinin varlığına kendini adayan ve kutlu ecdadımızın kutsal emanetini canı pahasına sahiplenen vatanseverler, şeref ve utanma duygusundan yoksun çapulcular ve onlara destek veren iktidar zihniyeti tarafından etkisizleştirilmek ve itibarsızlaştırılmak istenmektedirler.

Bilinmelidir ki, hiçbir kötü ve aşağılık oyun başarıya ulaşamayacak, tehditler mesafe alamayacak, tertipler belini doğrultamayacak ve Samsun’a çıkışın intikamı asla alınamayacaktır.

Topla, tüfekle ve tek taraflı çalışan anlaşma masalarıyla hedeflerini gerçekleştiremeyenler, Samsun’dan yakılan özgürlük meşalesini söndüremeyecekler, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının mirasına zarar veremeyeceklerdir.

Elbette 19 Mayıs’ın; ‘Gençlik ve Spor Bayramı’ olarak kutlandığı dikkate alındığında, Türk gençliğine çok büyük görev ve sorumluluklar düşeceği de şüphesizdir.

Geleceğimizin teminatı sevgili gençlerimizin, Türkiye’nin bugünkü manzarasını ibretle ve endişeyle takip ettikleri açık ve nettir.

Türk gençliğinin, dünün muhterem hatıralarına mutlaka sahip çıkacağına, art niyetlilere ve çanak tutanlara fırsat vermeyeceklerine yürekten inanıyorum.

Temennim, her bir gencimizin huzurlu, mutlu ve gelecek kaygısı taşımadan yaşayacağı günlere yakın bir zamanda ulaşmalarıdır.

Bu vesileyle büyük Türk milletinin ve değerli gençlerimizin 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı’nı içtenlikle kutluyorum.

92 yıl önce başlattıkları bağımsızlık mücadelesi neticesinde, bizlere vatan kazandıran başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere; milli mücadele kahramanlarına ve aziz şehitlerimize Yüce Allah’tan rahmet diliyor, muhterem anılarını hürmet ve hayranlıkta yâd ediyorum.