Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin
Ankara’nın Kızılay semtinde bulunan Kumrular Caddesi’nde, şerefsiz ellerce bir binek otomobiline yerleştirilen bomba düzeneğinin infilak etmesi neticesinde, üç sivil vatandaşımız hayatını kaybetmiş, üçü ağır olmak üzere otuzdört kişi de yaralanmıştır. Bu vahim terör saldırısı neticesinde Hakk’a yürüyen aziz şehitlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet, yaralı kardeşlerimize acil şifalar diliyorum. İnsanlık dışı bu saldırıyı nefretle lanetliyor ve faillerinin yakalanarak hak ettikleri cezalara çarptırılmasını temenni ediyorum. Başkentin en işlek ve kalabalık bir yerinde düzenlenen bombalı saldırı; acımasızlığın, gözü dönmüşlüğün ve kana susamışlığın apaçık göstergesidir. Nitekim Türk milleti büyük bir terör tehdidi ve tehlikesiyle karşı karşıyadır. Dağlarımız, şehirlerimiz, caddelerimiz kanlı tezgâhını kuran caniler tarafından kuşatılmış durumdadır. Şüphesiz buna neden olarak; AKP hükümetinin demokratik açılım isimli yıkım projesi ve kurulan pazarlık masalarında dayatmalara boyun eğen acizliği gösterilebilecektir. Taksim’deki canlı bomba ve Güngören’deki vahşi saldırılardan sonra; Ankara’nın göbeğindeki şiddet ve dehşet sarmalı aziz milletimizi büyük bir infiale ve korkuya sevk etmiştir. Artık şehirlerimiz güvenli, rahat ve emniyetli olmaktan hızla uzaklaşmaktadır. Ortadoğu’da sultanlık peşinde koşan Başbakan Erdoğan’ın teröre verdiği prim ve gösterdiği müsamaha bomba, kurşun ve mayın olarak fatura edilmektedir. Her fırsatta Gazze ambargosunu eleştiren Başbakan’ın; yönettiği ülkesinin terör ablukasına alındığını görmesi için daha neyin olması ve hangi bedellerin ödenmesi gerekmektedir? Bu kapsamda, PKK’yla müzakere masalarında şerefini kaybedenlere 18 Eylül 2011 tarihinde, Kızılcıhamam’da dile getirdiğimiz ve cevabını beklediğimiz dokuz sorudan birisini tekrar sormak ve karşılığını acilen beklediğimizi bir kez daha ifade etmek istiyorum: “MİT eski müsteşar yardımcısının dile getirdiği, metropollere PKK tarafından yerleştirilen ve vatandaşlarımızı vahşice öldürmeye ayarlı bombalar hangi şehirlerimizdedir? Bu konuda bir tedbir alınmış, failler yakalanmış mıdır?” Eğer Başbakan Erdoğan ve hükümeti; zerre kadar haysiyet, millet sevgisi ve Allah korkusu taşıyorsa bu sorunun karşılığını bir an önce vermelidir. Şayet şehirlerimize yerleştirilen bombalar tespit edilip de gerekli tedbir bu zamana kadar alınmamışsa; meseleye muttali olan ve konuyla ilgili bilgisi bulunan devlet görevlileri ya da siyaset adamları birinci dereceden vatana ve Türk milletine ihanet etmiş olacaklardır. Milliyetçi Hareket Partisi milletimizin musibetlerden, belalardan ve hunhar saldırılardan muhafaza edilebilmesi için ilk önce hükümetin gizlediği gerçekleri ve eğer varsa bomba krokilerini açıklamasını istemektedir. Bugünkü karanlık süreçte, Başbakan Erdoğan ve hükümeti büyük bir haysiyet, namus, itibar, vicdan, dürüstlük ve insanlık imtihanıyla yüz yüzedir. |
