Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin
"Bitlis'in Güroymak ilçesindeki hunhar terör saldırısına" ilişkin
yaptıkları yazılı basın açıklaması.
18 Ekim 2011

Bölücü ve kanlı terör ölüm saçan yüzünü bir defa daha göstermiş ve milletimiz yeni bir vahşi saldırıyla sarsılmıştır.

Bitlis’in Güroymak ilçesindeki hain terör saldırısında beş polisimiz, birisi bebek üç sivil vatandaşımız şehit olmuş, çok sayıda vatandaşımız da yaralanmıştır.

Milletçe acımız büyük, üzüntümüz derindir.

Bu vesileyle aziz şehitlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet, kederli ailelerine ve milletimize başsağlığı diliyor, yaralıların sağlıklarına bir an önce kavuşmalarını temenni ediyorum.

Terörün bu insanlık dışı eylemleri tahammül ve dayanma sınırını yıkmış ve kritik bir noktaya ulaşmıştır.

Yaptığı yanlışlarla PKK’yı dirilten, Kandil'den gelen kuryelerin mesajlarını uygulayan ve bebek katili ile görüşme masaları kuran AKP hükümeti milletimizi endişe verici bir bölücülük darboğazına sürüklemiştir.

Türk milletini cendereye alan hunhar terör saldırılarının gerisinde ve merkezinde teşvik edici unsur olarak hükümetin pısırıklığı ve tavizkar tutumu belirleyici olmuştur.

AKP’nin bölücülüğe verdiği prim ve gösterdiği müsamaha cinayet olarak karşılık bulmuş ve katillerin emellerine ulaşma konusunda iştahları alabildiğine kabarmıştır.

Türkiye bu bölücü terör illetinden kurtulmalı, milletimiz içine sokulduğu kâbustan bir an önce kurtarılmalıdır.

AKP hükümeti elini çabuk tutmalı, girdiği sancılı ve parçalanmayı getirecek yoldan vakit çok geç olmadan dönmelidir.

Bu kapsamda partimizin geçmişte de birçok defa ifade ettiği gibi AKP hükümetine yönelik tavsiye ve önerileri şu şekildedir;

1- Demokratik açılım isimli Yıkım Projesi mazeret ileri sürmeksizin sonlandırılmalıdır.

2- Polisimizin mevcut sarsıcı halinin müsebbibi olan yıkım koordinatörü Başbakan Yardımcısı istifa ettirilmelidir.

3- Sınır Ötesi Kara Hareketi her şart altında başlatılarak, Kandil’e bayrak dikilip, her taşın altı temizlenesiye kadar operasyonlar sürdürülmelidir.

4- Ülke içinde bölücülüğü himaye eden, destek veren, yardım ve yataklık yapan mihraklar hakkında mutlaka gereken işlemler yapılmalıdır.

5- Terörle arkalanmış bölücülüğün imha edilmesi için etkili ve caydırıcı stratejik bir plan hazırlanmalı ve uygulanmalıdır.

6- Uluslararası kamuoyunun daha fazla desteğini almak için diplomatik girişimler yoğunlaştırılmalı; terörün mali, insan ve iletişim kaynakları kökünden kurutulmalıdır.

Türk milleti AKP hükümetinden teröristle müzakere değil, kararlı ve milli bir mücadele beklemektedir.

Milliyetçi Hareket Partisi, AKP samimi olduktan sonra; bölücülük ve terörle mücadelede desteğini ve yardımını hiç esirgemeyecektir.

Şayet Başbakan Erdoğan kanlı tezgâhı yok etme konusunda gereken duyarlılıkları ve girişimi başlatmazsa tarih önünde büyük bir vebal ve sorumluluk altına gireceğini asla unutmamalıdır.