Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin,
Engelli kardeşlerimizin duygu, düşünce ve dilekleri üzerinde daha fazla düşünmemizin icap ettiği bir zaman dilimi içindeyiz. “3 Aralık Dünya Engelliler Günü”nün; sayıları 8,5 milyonu aşan engelli vatandaşlarımızı daha iyi anlamak ve onların içinde bulundukları sosyal, psikolojik ve ekonomik durumu derinden kavramak için iyi bir fırsat sunacağına inanıyorum. Bu itibarla engelli olmanın ne demek olduğunu, engelli kardeşlerimize uzatacağımız duygudaşlık eli marifetiyle derinlerimizde hissetmemiz mümkün olacaktır. İster doğuştan isterse de sonradan olsun, fiziksel veya zihinsel bir engelin yol açtığı mahrumiyetleri ve sorunları en aza indirmek her şeyden önce insani sorumluluğumuzun doğal bir sonucudur. Engelli gurubuna giren kardeşlerimizin herhangi bir eksiklik ve zayıflık hissine kapılmalarına müsaade etmeden, onları tümüyle kucaklayıp milletimizin saygın ve eşit bir ferdi olduklarını sürekli hatırlarda tutmak gerekmektedir. Sahip olunan engel değişik neden ve olaylara bağlı olarak ortaya çıkabilecekken, bu haldeki kardeşlerimizin hayatlarını sürdürebilmeleri, ihtiyaçlarını başkalarına muhtaç olmadan karşılayabilmeleri oluşacak sosyal duyarlılık seviyesine yakından bağlıdır. İnsan olmaktan kaynaklanan vazgeçilmez haklara ulaşılması hususunda, engelli vatandaşlarımızın karşılaştıkları zorluklar toplumsal kesimlerin temas, irtibat ve işbirliğiyle bertaraf edilecek ve bu çerçevede insanımızı tümüyle sararak çağın açmazlarına karşı koruyacaktır. Elbette engelli kardeşlerimizin bağımsız olarak hayatlarını idame ettirebilmeleri ve günlük faaliyetlerde bulunabilmeleri için alınması gereken önlemler vardır ve bu konuda hükümet etme sorumluluğu taşıyanların bir an önce harekete geçmesinde sayısız yarar bulunacaktır. Öncelikle engelli kardeşlerimizin işyerlerinde, konutlarında düzenlemeler yapılması; kullandıkları araç ve gerece kolay, ucuz ve çabuk erişmelerinin sağlanması hayat kalitelerine olumlu yansıyacak ve başkalarına ihtiyaç duymadan yaşayabilmelerini temin edecektir. Ayrıca toplumsal bilinç ve bilgi düzeyinin artırılmasıyla birlikte engelli olmanın manası daha iyi anlaşılacak; yardımlaşma, dayanışma ve karşılıklı ilgi düzeyinin yükselmesiyle de engelli olmanın baskısı her açıdan hafifletilebilecektir. Bu kapsamda 2005 yılının Temmuz ayında çıkarılan Özürlüler Kanunun hala beklentileri karşılayamadığı, atılan adımların ise henüz kalıcı bir neticeye ulaşamadığı ortadadır. Her insanın bir engelli adayı olduğu gerçeğini unutmadan, bu kardeşlerimizin artan sorunlarını çözmek ve taleplerini cevapsız bırakmamak için her fedakârlık yapılmalı ve her katkı verilmelidir. Engelli tanımı başta olmak üzere; evde ve kurumda bakım şartlarının daha ileri düzeye taşınması, engelli aylığının insan onuruna yakışır bir seviyeye yükseltilmesi, engelli istihdamının bilhassa kamu kurumlarında mevcut durumun üstüne çıkarılması için gerekli girişimler gecikmeksizin yapılmalıdır. Engelli kardeşlerimizin rahatı ve huzuru için herkes özveride bulunmalı; zorda kalan, çaresizce bekleyen, umutsuzca duran kim varsa yardım ve şefkat eli mutlaka uzatılmalıdır. Milliyetçi Hareket Partisi bu samimi niyet ve düşüncelerinden asla ödün vermeyecek; her şart altında engelli kardeşlerimizin sözcülüğünü yapmaya ve onların problemlerini kökünden bitirmek için her desteği vermeye devam edecektir. İnsanlığımızda, maneviyatımızda, millet ve vatan sevgimizde, doğruya ve Hakk’a bağlılığımızda herhangi bir engel olmadıktan sonra, diğer tüm pürüzleri, müşkülleri Allah’ın izniyle etkisiz hale getireceğimize canı gönülden inanıyorum. Bu duygularla tüm engelli kardeşlerimin “3 Aralık Dünya Engelliler Günü”nü kutluyor, hepsine, Cenab-ı Allah’tan huzur, mutluluk ve esenlik dolu yıllar diliyorum. |