Genel Başkanımız Dr. Devlet Bahçeli'nin Sayın Basın Mensupları, Değerli Kıbrıslı Kardeşlerim, Kıymetli Soydaşlarım, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti topraklarında ve sizlerin arasında bulunmaktan büyük bir heyecan ve mutluluk duyuyorum. Bugün Kıbrıs sorununda endişe verici gelişmelerin yaşandığı çok zorlu ve hassas bir dönemden geçilmektedir. Üç günlük ziyaretimiz sırasında başta Cumhurbaşkanı Sayın Rauf Denktaş olmak üzere Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yetkilileriyle bu konularda ortak bir değerlendirme yapacağız. Kıbrıs Türk halkı, büyük Türk Milletinin ayrılmaz bir parçasıdır. Kıbrıslı kardeşlerimizin milli varlığının ve kimliğinin korunması, huzur, refah ve güven içinde yaşayacakları şartların hazırlanması, Türkiye için vazgeçilmez bir siyasi ve ahlaki sorumluluk, milli bir vecibedir. Kıbrıs, bu nedenle Türkiye için bir beka meselesidir. Hayati önem taşıyan milli bir davadır. Hiçbir düşünce ve hiçbir mülâhaza, bunun önüne geçemez, bu temel gerçeği değiştiremez. Türkiye ve Türk milleti bugüne kadar Kıbrıslı kardeşlerinin yanında olmuştur. Bundan sonra da şartlar ne olursa olsun, bütün imkanlarıyla Kıbrıs Türklerinin yanında olacaktır. Bundan hiç kimse şüphe etmemelidir. Türkiye’nin Avrupa Birliği perspektifi uğruna Kıbrıs Türk halkını feda edebileceğini düşünenler varsa, bilmelidirler ki vahim bir tarihi hata içindedirler. Bu konuda kimse bir hesap hatası yapmamalı, Türk Milletinin bu konudaki sarsılmaz azim ve kararlılığını denemeye kalkmamalıdır. Değerli Basın Mensupları, Kıymetli Kıbrıslı Kardeşlerim, Kıbrıs meselesi, Kıbrıs Türklüğü için herşeyden önce bir varoluş mücadelesidir. Kıbrıs’ın acı geçmişi Türk Toplumunun varolma mücadelesinin tarihidir. Bugün, bazı çevreler, bu geçmişi yok sayarak Kıbrıs Türklerinin geleceğini bir azınlık toplumu olarak Rumların insafına terk etmek için bir seferberlik başlatmışlardır. Bunun için yürütülen maksatlı kampanyaya, maalesef Türkiye’deki bazı çevreler de ümit,cesaret ve destek vermektedir. Kıbrıs sorununun Avrupa Birliği takvimi gölgesinde bir oldu-bitti şeklinde çözümü için her türlü zorlama yapılmaktadır. Bu amaçla Kıbrıs Türk toplumunun içten çözülmesine ve çökmesine, birlik ve beraberliğinin yıkılmasına çalışılmaktadır. Bunun için toplumsal bilinçlenme ve demokratik süreç adı altında her yol mübah görülmekte; siyasi, insani ve ahlaki bütün ölçülerin bir kenara itildiği bir baskı ve şartlandırma kampanyası sürdürülmektedir. Bu çerçevede, Kıbrıs Türk toplumunun cephelere ve kamplara bölünmesi ve husumet ortamının hüküm sürmesi için çok tehlikeli sonuçları olacak tahrikler yapılmakta ve toplum adeta sindirilmeye çalışılmaktadır. Bunu esefle karşıladığımızı özellikle belirtmek istiyorum. Aynı şekilde, eşsiz devlet adamı ve milli kahraman olan Sayın Cumhurbaşkanı Rauf Denktaşa karşı da çok çirkin ve haksız bir kampanya yürütüldüğünü üzüntüyle görmekteyiz. Bunu şiddetle kınadığımızı ve ayıpladığımızı, bütün Türk Milliyetçilerinin Sayın Cumhurbaşkanımızla tam bir dayanışma içinde olduğunu buradan ifade etmek istiyorum. Dış mihrakların teşviki ve desteğiyle sahneye konulmak istenilen bu oyunlar, son tahlilde, Rum/Yunan emellerine hizmet etmektedir. Bu gerçeğin görülememesi, çok üzüntü verici ve düşündürücüdür. Rumların silah zoruyla yapamadığı, şimdi toplumsal bilinçlenme adı altında Kıbrıs Türk halkı kuşatılarak, birlik ve beraberliği tahrip edilerek yapılmaya çalışılmaktadır. Bunun içindir ki, Sayın Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, onurlu bir çözümü savunan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yöneticileri ve Kıbrıs Türk halkı hedef alınmıştır. Barış amaçlı toplu gösterilerde Kıbrıs Rum bayrağının açılmasına kadar vardırılan tahriklerin ahlaki hiçbir temeli olmadığı ve geçerli hiçbir siyasi mülahazayla izahı bulunmadığı açıktır. Bunlardan cesaret alan Rum ve Yunan çevrelerinin Türk toplumuna ayaklanma çarısında bulunabilmeleri, herkes için çok ciddi bir uyarı olmalıdır. Bugün birlik ve beraberliğe ve dayanışmaya her zamandan fazla ihtiyaç duyulan hassas bir dönemden geçilmektedir. Türk toplumunun, sabır, itidal ve sağduyuyla hareket edeceğine ve tahriklere kapılmayarak bütün bu oyunları boşa çıkaracağına samimiyetle inanıyorum. Sayın Basın Mensupları, Değerli Kıbrıslı Kardeşlerim, Kıbrıs Türk Halkını bir kuşatma altına almayı amaçlayan kampanyalarda Kıbrıs’ta yaşanan ekonomik sıkıntılar maksatlı olarak ve acımasızca istismar edilmektedir. Bu sıkıntılar bir gün mutlaka aşılacaktır. Bugün Türk toplumunun önündeki temel mesele, bir milletin geleceğinin, bağımsızlığının, milli kimliği ve varlığının korunması meselesidir. Geçmişi bir onur mücadelesi tarihi olan kahraman Türk Milleti, özgürlüğün, bağımsızlığın ve haysiyetli yaşamanın değerini herkesden çok daha iyi bilmektedir. Bu bakımdan Kıbrıslı kardeşlerimizin Sayın Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın dirayetli liderliğinde milli varlığına ve geleceğine sahip çıkacağından hiçbir endişemiz bulunmamaktadır. Türkiye ve Türk milleti, her şart altında ve bedeli ne olursa olsun bundan sonra da yanınızda olacaktır. Kıbrıs Türklerinin geleceğinin karartılmasına, Rumların insafına terk edilmiş korumasız bir azınlık toplumu olarak yaşamaya mahkum edilmesine asla izin verilmeyecektir. Hepinizi sevgi ve saygılarımla selamlıyor ve hasretle kucaklıyorum.
Dr. Devlet Bahçeli |