Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin
Ana Muhalefet Partisi CHP’nin Cumhurbaşkanlığı Seçim Kanunu’nun bazı maddeleriyle ilgili Anayasa Mahkemesi’ne yapmış olduğu itiraz neticelenmiş ve ilan edilmiştir. Bu kapsamda, 19 Ocak 2011 tarihinde TBMM’nde kabul edilen 6271 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Seçim Kanunu’nun geçici birinci maddesinde ifadesini bulan; “Onbirinci Cumhurbaşkanının görev süresi yedi yıldır” hükmü yüksek mahkeme tarafından teyit edilmiş ve buna yönelik müracaat oy çokluğuyla reddedilmiştir. Buna göre Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül’ün görev süresi yedi yıl olarak kesinleşmiş ve üstelik önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçiminde bir kez daha aday olmasının önü açılmıştır. Her şeyden önce Anayasa Mahkemesi’nin bu kararı yürürlükteki Anayasa’ya açıkça aykırılık teşkil etmiştir. Bilindiği üzere 5678 Sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkındaki Kanun 31 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilmiş ve ardından 16 Haziran 2007 tarihinde Resmi Gazete’de halkoyuna sunulmak üzere yayımlanmıştır. Bunun üzerine, 31 Mayıs 2007 tarihinde aralarında; Cumhurbaşkanlığı görev süresinin yedi yıldan beş yıla çekilmesini ve milletvekilliği süresinin beş yıldan dört yıla indirilmesini sağlayan anayasa değişiklikleri de 21 Ekim 2007 tarihindeki referandumla onaylanmıştır. Bu gerçekler ışığında Cumhurbaşkanlığı görev süresinin “5+5”yıl olarak tayin edilmesine rağmen, Anayasa Mahkemesi’nin bugün verdiği kararın tutarlılıkla, objektiflikle ve adaletle bağdaşır ve izah edilebilir hiçbir tarafı görülmemiştir. Anayasa’da açık ifadesi bulunan ve tartışma götürmez bir şekilde net olan Cumhurbaşkanlığı görev süresini sulandırmak, siyasi ve keyfi yorumlarla yeni içtihat oluşturmak en başta Anayasa’nın çiğnenmesinden başka bir anlama gelmemiştir. Milliyetçi Hareket Partisi 19 Aralık 2011 tarihinde, bu konu hakkındaki görüşlerini aziz milletimizle paylaşmış ve nerede durduğunu bariz olarak göstermiştir. Partimiz bugün de aynı fikir ve kanaatlerini korumakta ve onbirinci Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül’ün görev süresinin beş yılla sınırlı olduğuna inanmaktadır. Ne var ki, Sayın Gül’ün eski mevzuata göre belirlenen yedi yıllık görev süresinin devamı ve üstelik bu görevini tamamladıktan sonra tekrar aday olabilme imkânına kavuşması Anayasa Mahkemesi’nin telkin ve yönlendirmelere ne kadar açık olduğunu da kanıtlamıştır. Bundan sonra Başbakan Erdoğan ile Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün siyasi rakip olmaları kaçınılmaz bir gerçek olarak ortaya çıkacaktır. Cumhurbaşkanı Sayın Gül’ün uluslararası bir göreve getirilme çabaları da şimdilik sonuçsuz kalacak ve bir işe yaramayacaktır. Anayasa Mahkemesi verdiği kararla, AKP’nin tekerine taş koyduğu gibi, hukukun güvenirliğine de kalıcı bir darbe vurmuştur. Elbette aziz milletimiz bu tezgâh altı ilişkileri görmekte ve devleti aile şirketine çevirme arayışında olan sinsi niyetleri ibretle izlemektedir. Şüphesiz Anayasa Mahkemesi’nin verdiği bu kararın düzeltmesini büyük Türk milleti gelecek Cumhurbaşkanlığı seçiminde yerine getirecek ve devletin en yüksek makamıyla ilgili hesap yapanları mutlaka sükûtu hayale uğratacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi buna yürekten inanmakta ve güvenmektedir.
|