Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin “AKP-PKK İşbirliğiyle Oluşturulan Sözde Akil Adamlar Heyetiyle” ilgili yaptıkları yazılı basın açıklaması. 5 Nisan 2013
Ana SayfaAna Sayfa  

Genel Başkan

Konuşmaları

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin
“AKP-PKK İşbirliğiyle Oluşturulan Sözde Akil Adamlar Heyetiyle” ilgili
yaptıkları yazılı basın açıklaması.
5 Nisan 2013

 

Türk milleti çok ağır bir bunalımın ve çok kesif bir bölücülük tuzağının pençesine düşürülmüştür.

Muazzam bir fedakarlığın ve mücadelenin sonucunda kurulan milli devlet yapımız yerle bir edilmek istenmektedir.

En büyük kudretimiz, iftiharımız ve mensubiyetinden gurur duyduğumuz aziz milletimiz ise dağılmanın eşiğinde ve düşmanlıkların hücumu altındadır.

Sevr Masasında aklı kalanlar, Lozan’da hüsrana uğrayanlar milli benliğimizi ve milli bünyemizi kırmak gayesiyle yeniden bellerini doğrultmuşlar ve içimizdeki uzantılarıyla amaç ve emel birliği içine girmişlerdir.

Görülmektedir ki, AKP hükümeti Türkiye’yi yıkmak ve milli varlığın tüm cephelerini çökertmek için iktidar imkânlarını devreye sokmuş ve böylelikle asırlardır senaryosu hiç değişmeyen küresel oyunun yerli figüranı olduğunu tekrar tescillemiştir.

Hükümet, Türk milletine yanlışın, kötünün ve ayrılığın kabullendirilmesi amacıyla her yolu, her yöntemi kurnazca, pişkince ve sinsice harekete geçirmiştir.

Başbakan Erdoğan ve sözde ‘Akil Adamlar Heyeti’nin dün İstanbul-Dolmabahçe’de gerçekleştirdikleri toplantının bunlardan yalnızca birisi ve belki de en acımasızı olduğu abartılı bir yorum olarak görülmemelidir.

Çözüm süreci isimli ihanetin artan doz ve ölçekte yayılıp, yaygınlaştırılması maksadıyla hummalı bir faaliyet edep ve haya hudutlarını çiğneme pahasına ilerletilmektedir.

Nitekim AKP-PKK arasında tesis edilen ve Türk milletinin bölünmesini amaçlayan kirli ve karanlık işbirliğinin tüm yönleri birer birer gün yüzüne çıkmaktadır.

 AKP hükümeti, bir PKK önerisi ve projesi olan sözde “Akil Adamlar Heyeti” teşkil ederek milletimizi, bölücülükle ve terörün hain talepleriyle yüz yüze bırakmıştır.

Başbakan Erdoğan, İmralı canisi ve PKK arasındaki yoğun pazarlıklarla; akademisyenlerden, sanatçılardan, medyadan, sivil toplum kuruluşlarından, iş dünyasından alınan temsilcilerle bir araya gelen 63 kişi milletimizi PKK tezlerine ikna etmek üzere görevlendirilmiştir.

Akordu bozulmuş, kafası karışmış, aklı kararmış bu 63 kişi, 9’arlı gruplar halinde yurdumuzun 7 bölgesinde PKK sözcülüğüne talip olmuşlar ve Türk milletini kandırmak üzere son hazırlıklarını Başbakan gözetiminde yapmışlardır.

Sözde Akil Adamlar Heyeti’nin içinde yer alanlar büyük bir vebalin altına girmişler, ömürleri boyunca kendilerini takip edecek bir hatanın tarafı olmuşlardır.

Başbakan Erdoğan, bölücü terörün dayatmalarını; çıkar, mevki, statü ve makam vaat ederek bir araya getirdiği 63 kişiyle birlikte yurdumuzun dört bir yanına serpiştirmeye tüm gücüyle yönelmiştir.

Kendini akil zanneden söz konusu 63 isim, Başbakan Erdoğan’ın çözüm süreci isimli çözülme ve çöküş projesini anlatmaya memur edilmişlerdir.

Gelişmelerden anlaşılmıştır ki, Türk milleti, AKP hükümeti eliyle zalimce kurgulanan psikolojik hareketin merkezine konulmuştur.

Başbakan Erdoğan, aziz milletimizin tümüyle karşı çıktığı ve reddettiği ihanet sürecini kabullendirebilmek için artistleri, dönekleri, bölücüleri, terörist stepnelerini, yandaşları, menfaatperestleri, fikirsizleri, vicdansızları ve batı beslemelerini aceleyle seferber etmiştir.

63 karanlık yüz, Türkiye’nin nasıl bölüneceğini, Türk milletinin etnik kamplara nasıl ayrılması gerektiğini, PKK’nın ne şekilde meşrulaştırılacağını ve milli devlet yapısının hangi yollarla çökertileceğini Türkiye genelinde hevesle anlatacaktır.

Sözde barış ve çözüm propagandası adı altında, Türk milletine fitne ve bozgunculuk taşıyıcılığı yapmaya yönlendirilen 63’lüklerin, yanlıştan dönmesi, ihanetten cayması, işbirlikçilikten kurtulması için henüz önlerinde vakitleri vardır.

Unutulmasın ki, Türk milletinin ihanete kanması, yıkıma ikna olması ve vatanın parçalanmasına onay vermesi hiçbir zaman gerçekleşmeyecek bir hayaldir.

Bu itibarla Başbakan Erdoğan’ın İmralı canisiyle müştereken icra ettiği süreç kepazeliğinin, Türk milletine hüsran ve hezimetten başka bir şey getirmesi söz konusu değildir.

Ve PKK’yla müzakereden, İmralı canisinin çözümünden, Başbakan’ın yıkım projesinden huzur, istikrar, refah ve esenlik doğması düşünülemeyecektir.

Bu gerçekleri 63 aklı karışığın iyi bilmesi, Başbakan’ın iyi anlaması zorunlu ve kaçınılmaz bir husustur.

Kendilerini akil ya da akıllı sanıp da Türk milletini aptal yerine koymaya ve topyekûn 76 milyonu küçümsemeye ve hafife almaya hiç kimsenin haddi yoktur.

AKP ve PKK kontenjanından bir araya gelen 63 “PKK Simyacısı”, eğer akılları çoksa bunu kendilerine saklamalı ve Türk milletine engel çıkarma, gölge etme ve aklını çelme çapsızlığından ve çürümüşlüğünden mutlaka uzak durmalıdır.

Türk milleti; Başbakan ve partisinin, İmralı canisi ve PKK terör örgütüyle yürüttüğü müzakereleri ibretle izlediğinden, bölücülüğün allanıp pullanıp kurulan propaganda mekanizmalarıyla masumane gösterilmesine tümüyle kapalı ve karşıdır.

Büyük milletimizin, duvarları kana bulanmış ‘İkna Salonları’na alınarak PKK’ya kurban verilmesi hiçbir şart altında mümkün ve ihtimal dâhilinde değildir.

Başbakan Erdoğan ve İmralı canisinin birlikte yapamadıklarını, yedeklerine aldıkları 63 kişinin başarması ve bununla birlikte aziz milletimizin bölünmeye inandırılması imkânsızdır.

Milliyetçi Hareket Partisi, milli ve manevi değerleri korumaya, milli birlik ve bütünlüğü muhafaza etmeye şevkle, inanmışlıkla ve azimle kararlı ve yeminlidir.

Bu uğurda her fedakârlığı yapmaktan da geri durmayacaktır.

Bölücülüğün çirkin oyunları, hükümetin çirkef komploları, emperyalizmin melanet tuzakları Türk milleti tarafında bozulacak ve Allah’ın izniyle muhataplarının başında paralanacaktır.