Genel Başkanımız Dr. Devlet Bahçeli'nin
Kıymetli Kırıkkaleliler, Aziz Vatandaşlarım, Değerli Basın Mensupları, Sözlerime, bu gün aranızda bulunmaktan dolayı duyduğum mutluluğu ifade ederek başlıyorum. Bu vesileyle bütün Kırıkkaleli vatandaşlarımı saygıyla, sevgiyle selamlıyorum. Her geçen gün biraz daha büyüyen, gelişen Kırıkkale'nin belediye hizmetlerinde de sürekli yükselen bir grafik sergilemesinden dolayı büyük bir memnuniyet duyuyorum. Bu gün, burada hep beraber hizmete açacağımız ve temelini atacağımız yeni hizmet birimleri ve tesislerini yakın bir zaman diliminde yenilerinin takip edeceğine inanıyorum. Huzurlarınızda, bu güzel tesisleri ülkemize ve Kırıkkale'ye kazandıran değerli Belediye Başkanımızı, meclis üyelerimizi, bütün belediye çalışanlarımızı ve müteşebbislerimizi yürekten kutluyorum. Başarılı hizmetlerinin devamını diliyorum. Hepinize hayırlı ve uğurlu olsun. Muhterem Kırıkkaleliler, Değerli Basın Mensupları, Hepinizin takdir edeceği üzere, en büyük sevgi vatan sevgisidir. İnsanoğlunun yaşadığı yeri güzelleştirmeye, geliştirmeye yönelik her türlü çabası da işte bu en büyük ve ulvi sevgiyle ilişkilidir. Ülkesini, vatanını seven insanlar, çevrelerini de mamur etme, buralarda eser bırakma gayreti içerisinde olurlar. Çünkü, yaşanılan çevrede meydana getirilen her güzel eser, sonuçta hem onu meydana getiren insanı ve hem de orada yaşayanları mutlu kılar. Buna karşılık ülkeye ve millete büyük hizmetler getiriliyormuş gibi gerçekleştirilen birçok plansız proje, ne yazık ki gerçek manâda maddî ya da manevî fayda sağlayıp, değer üretememiştir. Ya kötü işletilmiş ya da kamunun sırtında bir yük olarak kalmıştır. Bu sebeple, biz Milliyetçi Hareket'e mensup belediye başkanlarımızın mutlak surette, halkın ve yörenin ihtiyaçları ile mevcut imkânlar arasında bir denge sağlayarak, öncelikle gelir getirecek, bölge kalkınmasına ivme kazandıracak ve hepsinden önemlisi şehir estetiğini esas alan projeler gerçekleştirmelerini istemekteyiz. Çünkü bu hizmetleri yaparken, şehrin doğal güzelliklerini, tarihi ve kültürel dokusunu zedeleyecek, gölgeleyecek ve adeta bir ruhsuz betonlaşma hissi verecek bir şehircilik anlayışından uzak durmalarını arzulamaktayız. Yine belediyecilik hizmetini, kentsel rant arayışları ile karıştıran anlayış da bizim hizmet kriterlerimizle bağdaşmamaktadır. Çünkü, şehirlerimizi altyapısı ile beraber büyüyen, ihtiyaçlara cevap veren sağlıklı bir zeminde geliştirmek zorunda olduğumuz, hiç bir şekilde gözlerden uzak tutulmamalıdır. Değerli Kırıkkaleli Vatandaşlarım, Saygıdeğer Basın mensupları, Huzurlarınızda, kısaca da olsa, ülke ve millet olarak yaşadığımız bazı gelişme ve sorunlar üzerinde durmak ve değerlendirmelerde bulunmak istiyorum. Hepinizin de bildiği gibi, Türkiye, ardarda yaşadığı iki büyük ekonomik kriz ortamını henüz tam olarak atlatabilmiş değildir. Ancak, bu noktada, ülkemiz gerek hükümet ve gerekse meclis olarak çok ciddi bir sınavdan başarıyla çıkmış bulunmaktadır. 57. Hükümet döneminde yıllar yılı ertelenmiş ve giderek Türkiye ekonomisinin temel açmazları haline gelmiş pek çok soruna ilişkin olarak, nihai bir çözüm arayışı içerisinde olunmuştur. Özellikle 1980'li yıllardan itibaren uygulanan çarpık ve yanlış ekonomi politikaları ile ülkemiz büyük bir borç ve faiz sarmalı içerisine itilmiştir. Gelinen noktada, bir taraftan kamu finansmanı ve diğer yandan da dış ve iç borçların geri ödenmesi noktasında sürekli olarak yeniden borçlanma siyaseti izlenmiştir. Sürdürülemez hale gelmiş borç stoku ve gayrı safi milli hasılayı zorlayan faiz sarmalı ile, Türkiye adeta prangalanmıştır. 57. Hükümet olarak, bir taraftan bu kısır döngüyü kırmak ve diğer yandan da, artık insanlarımızın hayatlarının ayrılmaz bir parçası durumuna gelen sağlıksız ekonomik yapıyı ve kronik enflasyon olgusunu ortadan kaldırmak için köklü, yapısal düzenlemelere cesaretle el atılmıştır. Gerek Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde, gerekse Hükümet içerisinde hakim kılınan işbirliği ve çalışma anlayışının neticesinde reform mahiyetinde düzenlemelerin önemli bir bölümü gerçekleştirilebilmiştir. Şu ana kadar yapılanlar, elbette ki, ülkemizin içerisinde bulunduğu güç durumu tamamıyla ortadan kaldırmaya, özellikle dar gelirli vatandaşlarımızı rahatlatmaya yetecek ölçüde değildir. Ancak, alınan mesafeyi küçümsemek, atılan adımları yok farzetmek de çok yanlıştır. Hemen her gün krize davetiye çıkartanlar, kötümser hava pompalayanlar bulunmaktadır. Bunlar hiçbir şekilde Türkiye'yi gözeten, Türk milletini seven bir anlayışın eseri olamaz. Bizim insanımızın, karamsarlığa ve kargaşaya değil, güzelliklere, ümide ve güvene ihtiyacı vardır. Bunu, ülkemize ve insanımıza çok görenler bilmelidir ki, hiçbir şekilde başarılı olamayacak, hedeflerine ulaşamayacaklardır. Yine, Türkiye için ne yaşanılan sıkıntılar ve krizler, ne de bunların müsebbibi olan sorumsuz ve duyarsız anlayışlar artık bir kader olmayacaktır. Aziz Kırıkkaleliler, Kıymetli Vatandaşlarım, Huzurlarınızda altını çizmek istediğim bir başka önemli konu ise, Milliyetçi Hareket'in iktidar ortağı olarak sergilediği tavır ve anlayışa ilişkin hususlardır. Milliyetçi Hareket, üç partili koalisyon hükümeti içerisinde, geçmişte yaşanan kısır çekişmeleri ve ülkemizin kaybettiği fırsatları her zaman gözönünde bulundurmuştur. Son on yıllık siyasi geçmişinde 11 ayrı hükümet yeralan Türkiye'nin artık daha fazla kaybedecek zamanının ve imkanlarının bulunmadığını unutmamıştır. Bu anlayış neticesindedir ki, bugün, Türkiye'nin ufkunu belirleyecek olan pek çok yapısal dönüşüm projesi hayata geçirilmiş durumdadır. Fakat, Milliyetçi Hareket'in Türkiye'nin ve milletimizin çıkarlarını herşeyin üzerinde gören anlayışı, menfaatlerini Türkiye'nin dirlik ve birliğinin bozuk olmasında arayanları ve siyasi ihtiraslarının kurbanı olanları rahatsız etmektedir. Oysa ki, bir taraftan demokratik değerlerden bahseden, diğer taraftan bozuk ekonomik sistemi dillerine dolayan bu çevrelerin esas sorgulamaları gereken son 10 yıl boyunca kurulan bunca hükümetin neden verimli ve uyumlu çalışamadığı olmalıdır. Bu uzun süreç içerisinde Türkiye'nin ve milletimizin kaybettiği değerler, kaçırdığı fırsatlar olmalıdır. Ne yazık ki, hâlâ bu noktadan çok uzak, sadece kendi çıkarları ve emelleri doğrultusunda hareket etmekten çekinmeyen bu çevreler, milletimizin ve demokrasimizin hayat damarı olan siyaset kurumunun itibarını ayaklar altına almak noktasında büyük bir gayretkeşlik sergilemekten geri durmamaktadır. Ancak, onlar ne kadar rahatsızlık duyarlarsa duysunlar, Milliyetçi Hareket, sağduyulu yaklaşımını değiştirmeyecektir. Siyasette ahlak ve kaliteyi her şeyin üzerinde tutan kararlılığımız her zaman var olacaktır. Yine, ülkemizin milli çıkarlarını ve onurunu küçümseyip, böyle bir duyarlılık taşıyanları akılları sıra eleştirmeye kalkışanlar her zaman var olmuştur. Ama unutulmasın ki, bu tür çarpık zihniyetleri, ne milletimiz affedecektir, ne de Milliyetçi Hareket onlarla mücadelesinden vazgeçecektir. Muhterem Vatandaşlarım, Sevgili Kırıkkaleliler, Milliyetçi Hareket, üstlenmiş olduğu iktidar sorumluluğu içerisinde her zaman ülke kaynaklarını en akılcı biçimde kullanmayı ve kamu yönetiminde ehliyetli ve liyakatlı kadrolara görev vermeyi ilke edinmiştir. Şu ana kadar da bu prensiplerinin dışına çıkmamıştır. Partimizi, küçük hesaplar peşinde olmakla ve ‘kadrolaşmak'la itham edenlerin öncelikle dönüp kendi geçmişleriyle ve müphem ilişkileriyle yüzleşmeleri gerekir. Bu ülkenin gerek ekonomik kaynaklarını ve gerekse insan kaynaklarını şu ana kadar, kendi şahsi veya siyasi emelleri için heba edenleri sizler, yüce milletimiz gayet iyi bilmektesiniz. Ancak, bütün bu gerçeklere rağmen, hâlâ birilerinin kalkıp, aynadaki yansımalarını Milliyetçi Hareket'e mâl etme girişimleri elbette ki abesle iştiagalden başka bir şey değildir. Burada, Milliyetçi Hareket'le uğraşmaktan başka bir sermayesi olmayan, siyaset müflislerine ve heveslilerine seslenmek istiyorum: Biraz dürüstlükleri ve vicdanları varsa, bütün hükümetler döneminde yapılan atamalara ilişkin ayrıntılı değerlendirmelerde bulunsunlar. Türkiye'nin kamu kurum ve kuruluşlarının partimizin koalisyon ortağı olmadan önceki ve sonraki görünümlerinin mukayesesini yapıp, performans ve verimlilik değerlendirmelerine girsinler. Bütün bunlar elbette ki, bizlerin gerek siyasete ve gerekse kamu yönetimine kazandırdığımız seviyenin en büyük göstergeleridir. Ancak, kendi söylemlerini ve geçmişteki ilişkilerini sorgulayabilme erdeminden uzak, partimize karşı sürekli karalama ve iftira atma yarışı içerisine giren bu çevrelerden elbette ki bu tür davranışları sergilemelerini beklemek mümkün değildir. Onlar, biz çalıştıkça, dürüst bir şekilde milletimize hizmet etmeye devam ettikçe ve en önemlisi çıkarları zedelendikçe saldırılarının dozunu artıracaklardır. Milliyetçi Hareket'in müzmin muhalifi olanların karalama ve iftiralarının dozu ne olursa olsun, milletimiz gerçekleri bütün açıklığı ile bilmektedir. Zaten bizim için de esas olan, sizin desteğiniz ve güveninizdir. Bu destek ve güven devam ettiği sürece de, bizi, Türkiye'ye ve milletimize hizmetten alıkoymaya kimsenin gücü yetmeyecektir. Kıymetli Kırıkkaleli Hemşehrilerim, Değerli Basın Mensupları, Kim ne yaparsa yapsın, Milliyetçi Hareket, hem koalisyon hükümeti içerisinde, hem de yerel yönetimlerde üstlenmiş olduğu sorumluluğu eksiksiz olarak yerine getirmeye, millete hizmet etmeye kararlıdır. Türkiye, bugün, sebepleri büyük ölçüde geçmişin kötü yönetimlerine, savurganlıklarına dayalı iki büyük kriz yaşamasına rağmen bunu aşacak güçte bir ülkedir. Üstelik, bunu, öncelikle milli onuru ve gururunu koruyacak, dünya milletler ailesi içindeki saygınlığını muhafaza edecek güçtedir. Milletimiz, yoluna elbette ki bütün zorlukları aşarak devam edecektir. Gelişerek, kalkınarak, kendisini borç ve faiz batağına sürükleyenlerin oluşturdukları prangaları kırarak ilerleyecektir. Bunun en güzel işaretlerinden biri, bugün Kırıkkale'de, sizlerin, değerli Kırıkkaleli vatandaşlarımın ortaya koyduğu tablodur. Burada, görüyorum ki, her türlü zorluk ve güçlüğe rağmen, arkadaşlarımız, partimizin belediyecilik anlayışına vakıf, hayırlı ve yararlı hizmetler üretmek için gayret sarf etmektedirler. Kırıkkale, inşallah bu tabii güzelliklerini, zenginliklerini ve özelliklerini koruyarak, değerlendirerek daha da gelişecek, büyüyecektir. Bunu da hepimiz elbirliği ile, güçbirliği ile gerçekleştireceğiz. Sözlerime burada son verirken başta değerli Belediye Başkanımız olmak üzere, Kırıkkale'ye hizmet için çalışan partili partisiz herkesi bir kez daha kutluyor, başarılar diliyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyor, Allah'a emanet ediyorum.
Dr. Devlet Bahçeli |