Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet BAHÇELİ’nin, Aziz Hemşerilerim, Muhterem Vatandaşlarım, Değerli Dava Arkadaşlarım, Saygıdeğer Hanımefendiler, Beyefendiler, Hepinizi en derin sevgi ve saygılarımla selamlıyorum. Adana, sana kavuşturan Allah’a şükürler olsun. Böylesi bir günde Adana’ya layık, Adana’nın özlemlerini yansıttığını düşündüğüm dev bir eserin temelini atmaktan kıvanç duyuyorum. Ülkemize ve milletimize kazandırmayı arzu ettiğimiz ve temelini atmak üzere toplandığımız bu köprünün şimdiden hayırlara vesile olmasını diliyorum. Köprü; iki ayrı yakayı birleştiren, iki farklı noktayı bütünleştiren vuslattır. Köprü; umutları taşıyan, sevgileri ulaştıran, mesafeleri kısaltan mimaridir. Tarih boyunca adalet sancağını dalgalandırdığı 7 iklim ve 3 kıtada, kutlu ecdadımız nice köprüler yapmış; nice hanlar, hamamlar, kervansaraylar ve imarethanelere imza atmıştır. Gittiğimiz her yere medeniyeti götürdük. Medeniyetimizin hayranlık uyandıran eşsiz örneklerini inşa ettik. Binbir emekle kurduğumuz gönül köprülerimizde; ortak geçmişimizin, ortak geleceğimizin, bin yıllık kardeşlik mirasımızın rotasını çizdik. Balkanlardan Kafkasya’ya, Afrika’dan Ortadoğu’ya kadar geniş bir coğrafyaya mühür vurduk, güzelliklerle donattık. Diktiğimiz her minare, çil çil serdiğimiz her kubbe, yokuşları düzleştirdiğimiz her yol, uçurumları örttüğümüz her köprü Türk’ün kudret ve kültür anlayışının gücünü ispat etmiştir. Tarih boyunca kervan yollarının önemli bir geçiş ve kesişme noktası olan Adana Taş Köprü hala canlı, hala ayaktadır. Asırlara meydan okuyan, türkülere konu olan Taş Köprümüz geçmişin sıcak bir anısı, yaşanmışlıkların canlı şahididir. Şimdi de yeni ve daha büyük bir köprüyle yolları birbirine bağlayacağız, uzakları yakın edip, ufuk derinliğinin sırrına ereceğiz. Her şehrin bir ruhu vardır. Her şehrin bir kimliği bulunmaktadır. Ve Adana asil ruhuyla, milli kimliğiyle, tarihi ve kültürel değerleriyle geçmişin bereketinden geleceğin berraklığına koşmaktadır. Bunun için çırpınan, bunun için ter akıtan, belediyecilikte marka olan Milliyetçi Hareket Partisi’dir. Bizim belediyeciliğimiz müşfik bir dokunuş, şefkat dolu diyalogdur. Bizim belediyeciliğimiz sımsıcak bir gülümseme, kapanmayacak hacet kapısıdır. Bizim belediyeciliğimizde çatık kaş yoktur. Bizim belediyeciliğimizde çatlak ses, çorak bakış, aciz bahane yoktur. Bizim belediyeciliğimizde insana değer, mazluma hürmet, mağdura yakın alaka hâkimdir. Çünkü bizim nazarımızda herkes eşittir Türkiye’dir. Anasının dili ve kökeni ne olursa olsun, yöresi, doğduğu yer neresi olursa olsun, Türk milletine mensubiyet bilinci taşıyan; al bayrağa bakınca göğsü kabaran, vatan deyince gözü yaşaran, şehit denilince gönlü şahlanan her vatan evladı bizimdir, öz kardeşimizdir. Biz kimseye yan gözle bakmayız, yeter ki vatan haini olmasın. Biz kimseyi yabancı ve öteki görmeyiz, yeter ki milli ve manevi emanetlere karşı gelmesin. Hiç kimseyi aşağılamaz, kırmaz, dışlamaz, insan onuruna saygıdan da taviz vermeyiz. Tıpkı aziz ecdadımız gibi, tıpkı kardeşlikle yoğrulmuş Türk asırlarında olduğu gibi ayrımcılığa yüzümüzü döner, fitneye, nifaktan beslenen kötülük bekçilerine haddini bildiririz. Bizim yapacaklarımız daha çoktur. Tarihe, ecdada, millete vefa borcumuz vardır. Merhum Necip Fazıl’ın söylediği gibi, “Denildi mi bir yere Türk beldesi, gözüm al bayrak arar, kulağım ezan sesi” kavrayışıyla, geçmişte yaşadığımız, vatan gördüğümüz her yere hizmet götürdük. Nil’den Tuna’ya, Karadeniz’den Hint Okyanusu’na, Adriyatik’ten Çin Seddi’ne kadar nereye giderseniz gidin, orada Türk’ün bir ayak izini, yankılanmış nefesini mutlaka görür, duyarsınız. Devleti yaşatmanın insanı yaşatmaktan geçtiğini bilerek bugünlere geldik ve yine aynı amaçtayız. İnsanı yaşatmak için de çalışmak, üretmek, çevremizi bayındır hale getirmek zorundayız. Milli anlayışımızın eserlerinden bir yenisini, bugün de aynı şuurla Adana’ya kazandıracak olmanın derin gururunu yaşıyoruz. Üretken belediyeciliğimizin en güzel örneklerinden birisinin hamd olsun ilk kazmasını vuruyor, ilk adımını atıyoruz. Sadece bugünü değil, geleceği de kavrayan Milliyetçi Hareket Partisi; samimiyetle, hevesle, heyecanla milletine hayırlı hizmetler yapmakta, bu uğurda da mücadelesine soluksuz devam etmektedir. Yapımı tamamlandığında milli kültürümüzün eşsiz dokusunu yansıtmakla beraber ülkemizin en uzun köprüleri arasına girecek olan bu kıymetli eser Adana’mızla beraber Çukurova Bölgesinin ulaşım yükünü önemli ölçüde hafifletecektir. İsmimin bu köprüye verilmesi de çok anlamlı, şahsım için ayrı bir gurur vesilesidir. Yapılan ve planlanan çalışmalar, Milliyetçi Hareket’in, aziz milletimizi her yönüyle çağların ötesine ulaştırma hedefinin alın teriyle süslenmiş mükâfatıdır. Temelini attığımız bu köprü, günü kurtarmanın değil, gelecek vizyonumuzun ve hep beraber yaşama, yaşatma ülkümüzün güçlü bir timsalidir. Milliyetçi Hareket Partisi, aynen Taş Köprü gibi, kalıcı bir eseri Adanalı kardeşlerimize kazandıracaktır. Mutluyuz, sevinçle doluyuz. Milliyetçi Hareket’in Türk milletinin hizmetine sunacağı değerli bir proje Allah’ın izniyle hayata geçecektir. Bir sözümüzü daha icraata dönüştürecek olmanın vicdan huzurunu yaşıyoruz. Hepimize kutlu olsun, hepinize hayırlı olsun. Bu eserlerin ülkemize ve Adana’ya kazandırılmasında üstün bir gayret ve çabası bulunacak olan başta Adana Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Hüseyin Sözlü Bey olmak üzere, tüm belediye personeline ve çalışanlarına şimdiden ayrı ayrı teşekkür ve takdirlerimi sunuyorum. Partimizin il ve ilçe teşkilatlılarıyla birlikte tüm dava arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.
Muhterem Adanalı Hemşerilerim, Aziz dava arkadaşlarım, Bilinmesini isterim ki, millet için kim tek bir çivi dahi çaktıysa, kim bir eser bıraktıysa, ülkenin gelişmesi ve kalkınması için kim uğraş verdiyse, kim eser kazandırdıysa hiçbir ayrım gözetmeksizin hepsine şükranlarımızı sunarız. Bu konuda siyasi bir ayrım yapmayız. Bizim dışımızda, ne köprü yapılmasına karşı oluruz, ne yol yapılmasına engel çıkarırız. Ama bu hizmetlerin istismar edilmemesi gerektiğini söylemekten de çekinmeyiz. Milliyetçi Hareket çalışırken, üretirken, vatandaşlarımıza verdiği sözleri birer birer yerine getirirken bunun karşısında boş durmayanların olduğunun da farkındayız. Kıskananlar var biliyoruz, çekemeyenler var görüyoruz, taş koymak isteyenler var hepsini tanıyoruz. Ancak unutulmamalıdır ki bunların hiçbiri Milliyetçi Hareket’in hedeflerine ulaşmasına, projelerini hayata geçirmesine, vatandaşlarımıza hizmet götürmesine asla engel olamayacaktır. Milliyetçi Hareket’in başarısını hazmedemeyen fitne yuvaları ve karanlık mahfiller, aziz milletimizin MHP’ye yönelik teveccühünün altında ezilmeye mahkûm olacaklardır. Biz çalışacağız onlar arkamızdan gelecekler. Biz yapacağız, onlar zorluk çıkarmak için ellerinden geleni ardına koymayacaklar. Biz kıt imkânlarla da olsa devasa eserleri ülkemize kazandıracağız, onlar bu başarıların üzerini gölgelemek için uğraş verecekler. Peşinen söylüyorum aldırmıyoruz, biz yolumuza devam ediyoruz. Milletimizi geleceğe, medeniyetin ötesine taşıyacak adım ve hamlelerle mücadelemizi sürdürüyoruz. Siyasi iktidar MHP’li belediyeler üzerinde baskı kurarken, kendinden olmayanları sık boğaz ederken biz tüm zorlukları aşarak vatandaşlarımıza hizmet götürüyoruz. Şu anda da yaptığımız budur. Belediyelerimize yönelik baskı ve sindirme operasyonlarını sabır ve metanetle aşacağız. Bizim için varsa da yoksa da milletimizin huzur ve refahı esastır. Gaye ettiğimiz hakikat, emeklerimizin karşılığında aziz milletimizin hayır dualarını alabilmek ve Yüce Rabbimizin rızasına layık olabilmektir. Bize önce Allah, sonra da sizler yetersiniz. Hiçbir endişeniz olmasın, Adana emin ellerdedir. Milliyetçi Hareket emanetinizi zayi etmeyecek, Adana bizimle daha da büyüyecek ve gelişecektir. Çukurova hak ettiği değeri bulacak, hakkı olanı alacak, güçlü ve zengin yarınlara uzanacaktır. MHP’nin belediyecilik ilkeleri, diğer belediyelerimizde olduğu gibi Adana’mızı da mamur hale ve muazzam bir seviyeye getirecektir. Adana Akdeniz’in incisi, milli mücadelenin kalesi, milli birlikteliğimizin cevheridir. Adana’mızın varlığındaki vakurluk, sağlam irade, dik duruş, Türkiye’nin bölünmesini arzu eden karanlık çevrelerin de kâbusudur. Terör odaklarının aşamadığı bir engeldir. Biliyorum ki zaman zaman ülkemizin diğer bölgelerinde olduğu gibi Adana’mızı da karıştırmak isteyen çevreler vardır. Bölücü tahrikler Adana’da da amacına ulaşamayacak, en başta Adanalılar buna müsaade etmeyecektir. Çukurova, geçmişte bağrından Tufan Bey ve Saim Bey’i çıkarıp zalime geçit vermemişti, bugünde geçit vermeyecek, milli birlik ve bütünlükten yana olan duruşunu koruyacaktır. Size olan inancım tamdır, size olan güvenim her zaman eksiksizdir.
Muhterem vatandaşlarım, Türkiye gergin, kaygılı, öfkeli, huzursuz ve tedirgindir. Küçük bir kıvılcım, telafisi mümkün olmayan hadiselere neden olabilecektir. Bu hassas ortam tahrik ve kışkırtmalara açık ve müsaittir. Bu nedenle önümüzdeki süreç dikkat, sağduyu ve akıl gerektirmektedir. Bu vatan kimsesiz değildir. Bu aziz millet çaresiz değildir. Ayrışma, çatışma ve bölünme ise Türkiye için kader değildir. İçinde bulunduğumuz hassasiyet, Tarihin Milliyetçi Hareket’e kazandırdığı tecrübe, Türk milliyetçiliği davasının oluşturduğu ortak akıl, Ecdadımızın nasihatleri ve dersleri bizlere, İhanetlere karşı dikkat; İşbirlikçilere karşı uyanıklık; İstismara karşı temkin; Tahriklere karşı sükûnet tavsiye etmektedir. Sokaklarda arayacağımız, sokaklarda bulacağımız geleceğimiz yoktur. Hainler, sokaklarda hendek kazıyorlarmış, mezarlarını kazdıklarını öğrenecekler. Barikat kuruyor, çukur açıyorlarmış; sonlarını hazırladıklarını da anlayacaklar. Kahraman şehitlerimizin kanı yerde kalmayacak, bu milletin kahır ve azameti Türk ve Türkiye düşmanlarının kökünü kurutacaktır. Türk milleti terör illetini aşacak, birlik ve kardeşlik şafağında yeniden doğacaktır. Hedefimiz Türkiye’nin her değer ve mirasını müdafaa etmektir. Hedefimiz Türk milletinin tarihi haklarını korumak, Adana’nın yüzünü güldürmektir. Bizi bu hedeften uzaklaştıracak; Bozgunculara, yıkıcılara fırsat vermeyeceğiz. İstismarcılara itibar etmeyeceğiz. Tahrik ve tertiplere hazırlıklı olacağız. Milliyetçi Hareket Türkiye için vardır. Türk milletinin birliği, kardeşliği ve mutluluğu için yapacakları, kazandıracağı daha nice eserleri devreye girmek için hazır beklemektedir. Adanalı kardeşlerim, Yoksulluğu, yolsuzluğu bir kader olarak kabul etmeyecektir. Bölücülüğü meşru ve normal görmeyecektir. İstismara izin vermeyecektir. Yolsuzluğu kabullenip sineye çekmeyecektir. Çatışma ve kavganın vebaline ortak olmayacaktır. Milli değerler etrafında kenetlenecektir. Bölünmeyeceğimizi dosta ve düşmana gösterecektir. Bunlara var mıyız Adana? Bu hedefleri gerçekleştirmeye kararlıyı mıyız Adana? Türkiye, İmralı’ya, Kandil’e, Barzani’ye, Vashington’a, Moskova’ya, Brüksel’e boyun eğmeyecektir. Türk milleti, Yıkım taşeronlarına, çözülme lobilerine, ihanet odaklarına, İşbirlikçi elitlere, satılık kalem ve sözde aydınlara, Husumet cephesine inat ayrışmayacağını, çatışmayacağını, bölünmeyeceğini gösterecektir. Biliniz ki susmuşsanız, Türkiye yok olmuş demektir. İnadına ve ısrarla konuşacaksınız, haykıracaksınız. Milletimizin kurtuluş ve yükseliş ruhunun dün olduğu gibi bugün de sembolü olacaksınız. Bu düşüncelerle hepinizi bir kez daha saygılarımla selamlıyorum. Sizlere sağlık, huzur ve afiyet diliyorum. Devlet Bahçeli Köprüsü’nün kutlu olmasını temenni ediyorum. Tüm Adanalı kardeşlerimi Cenab-ı Allah’a emanet ediyorum. Yolunuz, bahtınız ve alnınız açık olsun diyorum. Sağ olun, var olun. Ne Mutlu Türküm Diyene.
|