31.12.2007 - Yeni Yıl Nedeniyle Yayınladıkları Kutlama Mesajı
Ana SayfaAna Sayfa  

Genel Başkan

Konuşmaları

Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli'nin
Yeni Yıl Münasebetiyle Yayınladıkları Mesaj

31 Aralık 2007

Aziz Türk Milleti,

Derin siyasal buhranların yaşandığı, toplumsal ve kültürel ayrışmanın sinsi provalarının yapıldığı, Vatanımıza yönelik hain emellerin yerli işbirlikçileri sayesinde alenen ortaya çıktığı bir yılı geride bırakmış bulunmaktayız.

Maalesef küresel şer odakları tarafından; Türk devletinin varlığının, bütünlüğünün ve sürekliliğinin tartışıldığı hazin bir döneme hep birlikte şahit olunmuştur. Aynı zamanda devletin meşruiyet kriteri olan millet egemenliğinin hiç olmadığı kadar aşındırıldığı, çarpıtıldığı, günübirlik siyasi çıkar hesapları uğruna kullanıldığı bir dönem de geride kalmıştır.

Sorumluluk mevkiinde bulunanların etnik farklılıkları hatırlatıp cesaretlendiren söz ve eylemleri, yaşadığımız toplumsal ve sosyolojik bunalımın en başta gelen nedeni olarak ortaya çıkmış bulunmaktadır.

Milletimizin içine düştüğü belirsizlik ve güvensizlik sarmalı, binlerce yıldır dimdik ayakta duran varlığımızı ne yazık ki sorgulanır bir hale getirmiştir. Bu nedenledir ki, milletimiz geçiş toplumlarının dengesizliğine benzer bir biçimde, yarınından emin olmayan bir ruh haline girmiştir

Milli meselelere karşı ilgisiz ve pasif bir tutumun hâkim olduğu bir siyaset yapılanmasının içinde Türkiye yorulmuş, hırpalanmış, yıpranmıştır. Bu itibarla her geçen günün bir kayıp olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır.

Kendi hayat tarzlarını zorla dikte etmeye inanmış teşkilatlı bir azınlığın tahakkümü altında bunalan Cumhuriyetimizin, kuruluş felsefesi görmezden gelinmekte, numaracı Cumhuriyet sevdalıları fütursuz bir biçimde gizli kalmış niyetlerini açığa vurmaktadır.

Cumhuriyet’in temel niteliklerini alaşağı etme hedefi olanlarla, bölücü odakların benzer tavır ve davranış içinde olmaları gelinen aşamanın vahametini göstermesi bakımından çok düşündürücüdür.

Ülkemizin bölünmez bütünlüğünü bir fantezi olarak değerlendirdiği anlaşılan dağdaki eşkıya ve şehirdeki uzantıları, cana ve mala kast etmekte bir beis görmemekte, ihanet girişimlerini durmaksızın icra etmektedirler.

Ayrıca siyasal amaçlarını, toplumsal önceliklerin önüne geçiren bir zihniyetin her zaman ve her şartta milletimizin menfaatini gözeterek; Vatanımızın birliğini, dirliğini, huzurunu sağlayacak tutum ve davranışlara yabancı olacağını gözden uzak tutmamak gerekmektedir.

Bu durum aynıyla şu anda ülkemizde hâkim durumdadır. Eğer önlem alınmaz, gelinen aşamanın ciddiyeti anlaşılmazsa; yaşanılan sosyal ve siyasal bunalımlar milletimizi tarihi kökünden koparacak sonuçları ortaya çıkaracaktır.

Diğer taraftan toplumda var olan ve her geçen gün artan aşırı refahla aşırı sefalet çelişkisi, sosyal bir uyumsuzluğu da beraberinde getirerek yarınlarımızı tehdit etmektedir.

Çalışmadan zenginleşmeyi, tasarruf etmeden kalkınmayı, yatırım yapmadan büyümeyi, sürekli borçlanarak refah içinde yaşamayı, yolsuzluklara alışmayı kurumsallaştıran bir siyaset anlayışının bedelini gelecek nesillerin ağır bir biçimde ödeyeceğini akıllardan asla çıkarmamak gerekmektedir.

Beklentimiz ve dileğimiz; önümüzde ki yıllarda geçmişteki yanlış politikaların ve hatalı uygulamaların bir daha tekrarlanmamasıdır.

Toplumsal yozlaşma ve çöküntüye neden olan sorunlardan kurtulabilmenin tek çaresi ise şüphesiz milletimizin azim ve kararında ki sarsılmaz isabete bağlı olacaktır.

Bu çerçevede milletimizin muhteşem mazisinde göstermiş olduğu asil mücadelesinin bir benzerini de gelecekte ortaya koyacağı onurlu tercihiyle tekrarlayacağına yürekten inanıyorum.

Dünle bugün arasında, değişen dünya şartları açısından büyük farklılıkların ve değişimlerin yaşandığı bir dünya konjonktüründe; milli merkezde toplanacak toplumsal güç, milletimizin özlediği ve beklediği bir Türkiye’yi ortaya çıkaracaktır.

Unutulmamalıdır ki, bugün için düş gibi görünen hedeflerin gerçekleştirilebilmesinin yegâne yolu; Cumhuriyet'in yaşatılıp, birlik ve dayanışma ruhuyla daha çok çalışılmasından geçmektedir.

Yeni yılda ve daha nice yıllarda büyük milletimizin gücüne inanarak, ümidimizi canlı tutarak, karamsarlığa kapılmadan, yorulmadan, kardeşlik hukukuna sadık kalarak medeniyetimizi yükseltebileceğimiz bilinmelidir.

Yeni ümitler ve yeni beklentilerle girilen yeni yılda öncelikle dileğim ülkemiz ve tüm dünyada huzurun, sevginin ve hoşgörünün egemen olmasıdır.

Geçtiğimiz yıl bölgemizde de istikrarsızlığın ve kaosun hâkim bir unsur olduğunu, kargaşa ve çatışmanın kronikleştiğini göstermiştir. Bu çerçevede 2007 yılının son günlerinde, menfur bir suikast sonucunda hayatını kaybeden dost ve kardeş ülke Pakistan’ın eski Başbakan’ı Benazir Butto'nun ölümü Müslüman âlemini derinden üzmüştür. Bu vesileyle kendisine Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyor, önümüzde ki yıllarda bu ve benzeri hadiselerin bir daha gerçekleşmemesini içtenlikle temenni ediyorum.

Bu duygu ve düşüncelerle yurt içindeki ve yurt dışındaki tüm vatandaşlarımızın, dünyanın dört bir yanında ki soydaşlarımızın yeni yılını kutluyorum. Yeni yılın herkese, sağlık, mutluluk ve esenlik dolu günler getirmesini Cenab-ı Allah’tan diliyorum.

 

 

Dr. Devlet Bahçeli
Milliyetçi Hareket Partisi
Genel Başkanı