Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin
Değerli Vatandaşlarım, Muhterem Dava Arkadaşlarım, Aziz Aksaraylılar, Saygıdeğer Hanımefendiler, Beyefendiler, Hepinizi en iyi dileklerimle selamlıyorum. 17 gün sonra yapılacak 31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri öncesi sizlerle bir araya gelmekten, sizlerle kucaklaşıyor olmaktan çok bahtiyarım. Aksaray ilim şehridir, Aksaray irfan şehridir, Aksaray kahramanlığın şehridir. Somuncu Baba’nın anıları, Tabduk Emre’nin hatıraları, Genç Osman’ın mertliği Aksaray’a mühür vurmuş, iradesini ve istikametini belirlemiştir. Buradan Ağaçören’i, Eskil’i, Gülağaç’ı, Güzelyurt’u, Ortaköy’ü, Sarıyahşi’yi, Sultanhanı’nı gönülden selamlıyorum. 31 Mart Mahalli İdareler Seçimlerinin ülkemize, milletimize, Aksaray’ımıza ve elbette milli bekamıza hayırlara ve güzelliklere vesile olmasını Rabbim’den niyaz ediyorum. 15 Temmuz Milli İrade Meydanı’na heyecanlarıyla gelen, inançlarıyla gelen, sevdalarıyla gelen değerli kardeşlerim, hepiniz hoş geldiniz, sefalar getirdiniz. Gününüz kutlu olsun, ömrünüz uzun olsun, bereketiniz bol olsun, devletimizin ve milletimizin bekası daim olsun. Değerli Kardeşlerim, Aziz Dava Arkadaşlarım, Aksaray olmazsa hep bir eksik kalırız. Aksaray olmazsa hep geriye düşeriz. Bu nedenle Aksaray yüz akımız, gönül sarayımızdır. Ve Aksaray 31 Mart’ta kaderine, geleceğine, milli ve manevi emanetlerine inanıyorum ki yüksek bir iradeyle sahip çıkacaktır. Soruyorum sizlere; 31 Mart’ta sandığa gidiyor musunuz? (Evet) 31 Mart’ta sandığa sahip çıkıyor musunuz? (Evet) 31 Mart’ta Aksaray’a sahip çıkıyor musunuz? (Evet) 31 Mart’ta milli bekamıza destek veriyor musunuz? (Evet) 31 Mart’ta Milliyetçi Hareket Partisi’ne oy veriyor musunuz? (Evet) Elbette bu sefer MHP elbette bu kez MHP. Bu evetler Aksaray’ın umutlarını tazeliyor, Aksaray’ın vuslatını müjdeliyor. Eğer bu sefer MHP diyorsanız, Aksaray Belediye Başkan Adayımız Sayın Sefer Alkan’ı da hepinize emanet ediyorum. Sefer bizdense, zafer Allah’tandır. Gayret bizdense takdir sizlerdendir. Çıktık sefere, yürüdük hedefe. Başladık sefere, başaracağız birlikte. Aksaray il, ilçe ve beldelerde birbirinden değerli adaylarımız vardır ve hepinizin huzurundadır. Ağaçören’de Sayın Yaşar Bekleviç, Eskil’de Sayın Mustafa Zavlak, Gülağaç’ta Sayın Ahmet Singin, Güzelyurt’ta Sayın Sadullah Er, Ortaköy’de Sayın Mahmut Ütük, Sarıyahşi’de Sayın İbrahim Kazancı, Sultanhanı’nda Sayın Mehmet Çakır Milliyetçi Hareket Partisi’nin belediye başkan adaylarıdır. Merkez Bağlıkaya’da Sayın Dursun Eser, Merkez Helvadere’de Sayın Arif Bellikli, Merkez Sağlık’ta Sayın Hüseyin Mutlu, Merkez Taşpınar’da Sayın Ramazan Sevinç, Merkez Topakkaya’da Sayın Harun Oflaz, Merkez Yenikent’te Sayın Mehmet Emin Yumuşak, Merkez Yeşilova’da Sayın Veyis Baysal, Merkez Yeşiltepe’de Sayın Kadirhan Karaman, Eskil Eşmekaya’da Sayın İsmail Hakkı Güneş, Gülağaç Demirci’de Sayın Ramazan Özer, Gülağaç Gülpınar’da Sayın Nizamettin Uğur, Gülağaç Saratlı’da Sayın Bülent Kıyak, Güzelyurt Ihlara’da Sayın İsmail Yılmaz, Güzelyurt Selime’de Sayın Turgut Yayatan hepinizin takdir ve teveccühleriyle inşallah yörelerinin belediye başkanı olarak seçileceklerdir. Soruyorum sizlere; 31 Mart’ta mührü elinize aldığınızda oyunuzu MHP’ye verecek misiniz? (Evet) Aksaray’ın iradesini üç hilalle buluşturacak mısınız? (Evet) Kutlu bir değişim için, muazzez bir yükseliş için MHP’nin belediye başkan adaylarını destekleyecek misiniz? (Evet) Bu iş tamam diyor musunuz? Söz veriyor musunuz? (Evet) Ben de diyorum ki, Allah hepinizden razı olsun. Aksaray diriliyor, dik duruyor. Aksaray bu defa sevdalılarını bağrına basıyor. Dertlilere dermandır Aksaray. Şifa arayanlara ilaçtır Aksaray. Gönüllere su serpenlerin diyarıdır Aksaray. 14 Mart tarihinde Aksaray’da bulunmamız elbette ki tesadüf değildir. Bugün 14 Mart Tıp Bayramı’dır. Hastalara şifa arayan, sağlıklı bir hayat için hizmet veren başta hekimlerimiz, hemşirelerimiz olmak üzere tüm sağlık çalışanlarımızın 14 Mart Tıp Bayramı’nı yürekten tebrik ediyorum. Hastalarımız doktorlarımıza, doktorlarımız ise bizlere emanettir. Allah onların eksiğini göstermesin. Sağlıklı bir nesil, sıhhatli bir gelecek için gece gündüz demeden çalışan hekimlerimize yürekten müteşekkiriz. Derdi veren Allah, dermanını kulundan esirgemez. Aksaray her şeyin en iyisine, en güzeline layıktır. Aksaray’ın çaresi ise Milliyetçi Hareket Partisi’dir. MHP’yle birlikte Aksaray’ın yüzü gülecek, hanelere bereket, huzur ve bolluk gelecektir. Aksaraylı kardeşlerime hep inandım. Her zaman güvendim. Diyorum ki; “Beka İçin Milli Karar, Cumhur İçin İstikrar.” “Beka İçin Milli Karar, Aksaray İçin İstikrar.” “Sağduyunun Birlikteliği, Cumhur İttifakı.” “Aksaray Ehline Emanet.” Soruyorum Sizlere; 31 Mart’a hazır mısınız? (Evet) 31 Mart’ta Aksaray’ın yüzünü ağartacak mısınız? (Evet) Zilleti silip süpürecek misiniz? (Evet) Maşallah Aksaray hem kararını vermiş, hem de üç hilale gönlünü vermiş. Aksaray’ın alnı ak, başı dik. Geleceği aydınlık, yarınları umut dolu. Zillete dur diyenler bu meydanda buluşmuş. Cumhur, Aksaray’ın yiğit gönlünde anlam bulmuş. Şu hususun altını özenle, önemle ve özellikle çizmek isterim ki; Aksaray Cumhur İttifakı’mızın içinde değildir. Ancak bu hiçbir şeyi değiştirmeyecektir. AK Partili kardeşlerimle biriz, beraberiz. Aynı geleceğin, aynı iradenin, aynı ittifakın eşit ve onurlu mensuplarıyız. Bu nedenle üslubumuza, sözlerimize azami dikkat edeceğiz. Nezaketi elden bırakmayacağız. Siyasi rekabeti yozlaştırmayacağız, kırıcı, incitici olmayacağız. Ak Parti’yle Aksaray’da ittifak yapmasak da, birbirimize hürmeti kesinlikle göz ardı etmeyeceğiz. Çünkü Cumhur İttifakı Türkiye’dir, Türk milletidir, tarihin doğru yerindeki duruştur. Cumhur İttifakı milli hedeflerin ana kulvarı, ana karargahıdır. Zillet İttifakı’nı oluşturan CHP’si, İP’i, HDP’si, ÖDP’si, SP’si Cumhur İttifakı’nın hisarında gedik açmak için uğraşıyorlar. Devamlı dedikodu yayıyorlar. Devamlı açığımızı kolluyorlar. Devamlı fitne-fesat çıkarıyorlar. Cumhur İttifakı’nı çekemiyorlar. Milli bekamızı kaldıramıyorlar. Zillet, meskenet, melanet, rezalet ve hatta hıyanet içindeler. PKK’yla yana yana yürüyorlar. Şu işe bakar mısınız, CHP Bartın Milletvekili PKK’lılara kardeşim diyor. Onlardan oy istiyor, aman dileniyor.
Kılıçdaroğlu ise bunu örtmek, bahane bulmak için kıvranıyor, kırk dereden su getiriyor. Aziz Atatürk’ün kurduğu partinin acıklı durumuna bakar mısınız? CHP rotayı iyice şaşırmış, istikametini tamamen bozmuş, tarihsel çizgisinden çok tehlikeli bir şekilde kopmuştur. İstanbul Silivri’de bir HDP’li ne diyor: “Genel merkezimizden talimat geldi, CHP’yi destekleyeceğiz.” HDP’li bir milletvekili ve eski eşbaşkan da; “AK Parti ve MHP’ye kaybettireceğiz.” açıklamasını yapıyor. Yine mevcut bir eşbaşkan “Kürdistan’da kazanıp batıda AK Parti’yle MHP’ye kaybettireceğiz” demekle kalmıyor, huzurun gelmesi için bebek katilinin üzerindeki tecridin kalkmasını istiyor. Bunlar aklını oynatmış, bunlar yollarını şaşırmış, bunlar ihaneti alenileştirmiştir. CHP’ye oy veren kardeşlerim PKK’ya mahkum edilemez. CHP’ye oy veren Atatürk sevdalısı kardeşlerim zillete düşürülemez. Biz irfanla kurduk Cumhuriyeti. Biz fedakarlıklarla kurtardık vatanı. Biz yeri geldi tahtadan kılıç, yeri geldi soba borusundan top, yeri geldi ipten üzengi, yeri geldi süpürge tohumundan ekmek yaptık, ama zalimlere eğilmedik, zillete boyun eğmedik. Kılıçdaroğlu, Sakarya’daki Tank-Palet Fabrikası üzerine yalan inşa etmesin, dönsün şanlı Milli Mücadele yıllarına bakmayı denesin. Bize milliyetçilik anlatmasın, buna hiç teşebbüs ve tevessül etmesin. Kılıçdaroğlu kim oluyor da bize milliyetçilik ahkamı kesiyor? Kimliksiz ağızlarından milliyetçilik nasıl çıkıyor? Bu cüreti nereden alıyor, bu cesareti kimler aşılıyor? Kılıçdaroğlu’nun ya aklıyla zoru vardır ya da girdiği siyasi komadan çıkamamıştır. YPG’nin Türkiye’ye saldıracağına inanmayan bir şahsiyetin CHP Genel Başkanlığı koltuğunda oturması utanç vesikası, rezaletin daniskasıdır. Kılıçdaroğlu altı oktan milliyetçiliği fiilen sökeli çok uzun zaman olmuştur. CHP, PKK’nın kuyruğuna takılmış, FETÖ’nün vagonu olmuştur. Bize saray bekçisi diyen ahmaklar, biz bu vatanın bekçisiyiz, biz al bayrağın bekçisiyiz, biz susturulamayacak ezanın bekçisiyiz, bu millet için, Aksaray için gerekirse can feda olsun diyen yiğit neferleriz. CHP Genel Başkanı bizimle boy ölçüşemez, millilik konusunda bizim yanımızdan bile geçemez. Çünkü ağırlıklarımız farklıdır, ligimiz farklıdır, safımız başkadır, zihniyetlerimiz bambaşkadır. Kılıçdaroğlu ve hülle partisi İP, ne milliyetçiliği bilir, ne de milliyeti. Ne adamlığı bilirler, ne de erdemli olmayı. Onlar gitsin HDP’yle fısıldaşsınlar. Onlar gitsin PKK’yla yanak yanağa versinler. Onlar gitsin YPG/PYD/FETÖ muhipliğiyle meşgul olsunlar. Zira yaptıkları budur. Yapacakları da budur. Zillet İttifakı dönen tekere sokulan çomaktır. Zillet İttifakı yürüyen kervana kast eden haydutluktur. Zillet İttifakı Türkiye’nin karşı cephesi, husumet odağıdır.
Şimdi sizlere soruyorum, çok yüksek sesle cevabınızı bekliyorum: 17 gün sonra sandık başına gittiğinizde, CHP’ye, İP’e ve terör yedeklerine dersini verecek misiniz? (Evet) Peki, Zillet İttifakı’nın oyununu tümüyle bozacak mısınız? (Evet) Bu da tamamsa, o halde Aksaray için Milliyetçi Hareket Partisi’ne kucak açacak mısınız? Destek olacak mısınız? Üç hilali dalgalandıracak mısınız? (Evet) Zillet ortakları gelsinler de Aksaray’daki coşkuya kulak versinler. Gelsinler de Aksaray’daki milli diriliş ruhunu görsünler. Fakat yapamazlar, buna dayanamazlar, tahammül edemezler. Kulakları var duymaz, gözleri var görmez, dilleri var söylemez. Hele hele kalpleri var, mühürlendiğinden işlemez. Soruyorum sizlere; Aksaray büyüsün mü? (Evet) Aksaray refaha kavuşsun mu? (Evet) Aksaray huzurla buluşsun mu? (Evet) Aksaray baştan ayağa yeniden düzlüğe çıksın mı? (Evet) O zaman tek çare MHP’dir. Tek çözüm MHP’dir. Yegâne umut Milliyetçi Hareket Partisi kadrolarıdır. Bugüne kadar Aksaray için hizmet eden kardeşlerimize teşekkürü borç biliriz. Taş üstüne taş koyandan, samimiyetle çalışandan Allah razı olsun deriz. Ne var ki, sıra bizde, umut bizde, gelecek bizimle. Yapılanları bir adım ileri götürmek için Aksaray’a talibiz. Hizmeti daha üst seviyelere çıkarmak için Aksaray’a kucağımızı açıyoruz. Daha güzel bir Aksaray, daha gelişmiş bir Aksaray, daha güçlü bir Aksaray için Milliyetçi Hareket Partisi olarak 31 Mart’ta verilecek görevi bekliyoruz. Şimdi siz söyleyiniz: Bizimle yürümeye var mısınız? (Evet) Bizimle gelecek beş yıl birlikte olmaya hazır mısınız? (Evet) Bu defa Milliyetçi Hareket Partisi diyecek misiniz? (Evet) Varsın çıldıran çıldırsın, biz Aksaray için çalışacağız. Varsın kıskanan çatlasın, biz Aksaray için yüreğimizi koyacağız. Varsın zillet ziyan olup gitsin, biz Aksaray için muazzam bir kararlılıkla geceyi gündüze katacağız. Ey Aksaray, sevdalıların emrinde. Ey Aksaray, hizmetkarların seninle. Tok karın için MHP. Dik baş için MHP. Mutlu yarın için MHP. Elbette Aksaray’da Sağduyunun Birlikteliği kazanacaktır. Görünen köy kılavuz istemez, dumanı tüten irade yangını başka bir şey söylemez. Beka İçin Milli Karar, Cumhur İçin İstikrar. Beka İçin Milli Karar, Aksaray İçin İstikrar. Soruyorum sizlere; Aksaray’ı ehline emanet edecek misiniz? (Evet) Aksaray’ı ehil ve emin ellere emanet edecek misiniz? (Evet) Bu evetler, Milliyetçi Hareket Partisi’ne evettir. Bu evetler, huzura davet, istikrara çağrı, birliğe, kardeşliğe onaydır. Var olun, sağ olun, niyaz ederim ki, Allah’ın rahmet ve bereketiyle mükafatlanın. Aziz Aksaraylılar, Değerli Dava Arkadaşlarım, Zillet İttifakı ezan sesinden rahatsız. Zillet İttifakı bayrağımızı yakanlardan, İmralı canisinin heykelini yapmaktan bahsedenlerden memnun. Milli bekamızı duydular mı adeta şok oluyorlar, deprem geçiriyorlar. Hemen işi ekonomiye getiriyorlar. Hemen konuyu patlıcana taşıyorlar. Bunlar müflis, bunlar meymenetsiz. Patlıcan yazın ucuzlar, biber, domates, yaz aylarında bollaşır. Bekayı patlıcanla mukayese etmek izansızlık değil mi? Bekayı tencerenin kaynayıp kaynamadığıyla değerlendirmek haksızlık değil mi? Elbette her vatandaşım her şeyin en güzeline layıktır. Dileriz ki, herkes istediğini yesin, istediğini içsin. Kimsenin sofrasında gözümüz yok, kimsenin mutfağına diyeceğimiz yok. Ama patlıcan pahalıysa bu dünyanın sonu değildir. Ucuzladığında herkes alır, herkes doya doya yer. Peki beka yenir mi? Bekanın pahalı veya ucuzluğundan söz edilir mi? Beka olmadan aç kalktım, tok yattım demek hiç mümkün olur mu? Beka olmadan kundaktaki yavrularımızın, emzikli sabilerin, henüz bıyığı terlememiş yavruların onurundan, ömürlerinden, gelecek düşlerinden bahsedilir mi? Beka yoksa vatan yoktur, Aksaray yoktur, millet yoktur, akşam kuracağımız ve etrafında halka halka toplanacağımız bir sofra yoktur. Beka yoksa bereket yoktur, beraberlik yoktur, bağımsızlık yoktur, var oluş hedefleri kuruyacaktır. Bu itibarla 31 Mart seçimler bir beka seçimidir. 31 Mart seçimleri terörü övenlerle, milleti yükseltenler ve Aksaray’a sevda duyanlar arasında yapılacaktır. 31 Mart seçimleri milli ve manevi değerlerimize sövenlerle, Türkiye’yi beka ve birliğiyle muhafaza etmek isteyenler arasındaki kutlu ve tarihi bir mücadeleye sahne olacaktır. 2018 yılının son çeyreğinde Türkiye’nin ekonomik büyümesi küçüldü diye sanki bir bayram etmedikleri kaldı. Aksaray’ın geliri azalınca neredeyse sevinç taklaları atacaklardı. İşte bu zillettir, bu hezimettir. Türkiye, 2018 yılının yaz aylarında ekonomik saldırıya uğradı mı? Uğradı. Ekonomik tetikçiler dövizi kurşun gibi kullandılar mı? Kullandılar. Yedi düvel üzerimize geldi mi? Geldi. Trump bir yandan, küresel tefeci ve para baronları diğer yandan ekonomik bekamıza savaş açtılar mı? Açtılar. O zaman, 2018 yılının son çeyreğindeki ekonomik küçülmeye sevinmek gayri millilik sayılmayacak mı? Türkiye husumeti olarak değerlendirilmeyecek mi? Faizdeki artıştan, enflasyondaki yükselişten, işsizlikteki tırmanıştan dolayı mutlu olmak insani, İslami ve vicdani ölçülerle asla bağdaşmaz, bağdaşmayacaktır. Türk milleti çok açık bir saldırı altındadır. Aksaray’ın ekmeği küçülsün istiyorlar. Aksaray’ın bereketi kaçsın diyorlar. Türkiye düşmanları el birliğiyle, emel birliğiyle siyasi ve ekonomik imhamızı planlıyorlar. Terör örgütleri, vahşi emperyalizm, ekonomik suikastçılar, bölücü mihraklar, yeni hükümet sistemini kabullenemeyen siyasi devşirme ve düşükler kaybımızı, zaafımızı, zayıflamamızı ve çözülmemizi projelendiriyorlar. İşte bu yüzden beka diyoruz. İşte bu nedenle 31 Mart seçimlerini milli beka üzerinden okuyoruz. Zalimlere fırsat vermemek için Cumhur İttifakı’yla direniyoruz. Hainlere göz açtırmamak için Cumhur İttifakı ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle duruş gösteriyoruz. PKK’ya, FETÖ’ye, CHP’ye, İP’e, HDP’ye, ÖDP’ye, ezan ve bayrak düşmanlarına, vatan ve millet muhaliflerine Cumhur İttifakı ve yeni hükümet sistemiyle engel olmaya çalışıyoruz. Bekaya kara çalanlar, bekaya şaşı bakanlar, bekayı kabullenmeyenler Türkiye düşmanlarının yerli işbirlikçileridir, alayını da görüyor, sandıkta hesaplaşacağımız günü sabırsızlıkla bekliyoruz. Aksaray’a soruyorum: Zalimlere karşı bir miyiz? (Evet) Hainlere karşı beraber miyiz? (Evet) Teröristlere karşı aynı safta mıyız? (Evet) Türk ve Türkiye’ye kefen biçenlere karşı güç birliği yapıyor muyuz? (Evet) Aksaray’da Milliyetçi Hareket Partisi diyor muyuz? (Evet) Birlikte daha güçlüyüz, bir olursak asla yıkılmayız. Allah hepinizi var etsin, güveninize sonuna kadar layık olmak için çalışıp çırpınacağız. Son kez soruyorum: PKK ve HDP’yle yan yana duran CHP ve İP’e sandığı dar edecek misiniz? (Evet) Zilletin hesabını soracak mısınız? (Evet) Zilleti pişman edecek misiniz? (Evet) Aksaray’da bu kez MHP diyecek misiniz? (Evet) İşte bu evetler, 31 Mart’ın müjdesidir. İşte bu evetler, 31 Mart’ta zilletin sonunu getirecektir. Beka İçin Milli Karar, Cumhur İçin İstikrar. Beka İçin Milli Karar, Aksaray İçin İstikrar. Aksaray Ehline Emanet. Sizlere güveniyorum, Aksaray’a inanıyorum. Hepinizi Cenab-ı Allah’a emanet ediyorum. Yolunuz, bahtınız ve alnınız açık olsun diyorum. Ne Mutlu Türküm Diyene.
|