Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli'nin
Anayasa Mahkemesi’nin 5 Haziran 2008 tarihli iptal kararı, hukuki değil siyasi bir karardır. Yüce Mahkeme’nin iptal kararının üzerinden 139 gün geçtikten sonra açıkladığı gerekçe, bu konuda peşinen verilen bir siyasi hükme zorlama yoluyla keyfi ve suni gerekçe arandığını teyiden göstermiştir. Bu kararın Parlamenter demokrasinin Anayasa düzeni içinde işleyişini etkileyecek çok ciddi sonuçları olacaktır.
- Anayasa’nın vermediği bir yetki kullanılarak esas bakımından uygunluk denetimi yapılmış, - Anayasal çerçeve dışına çıkılarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yetkilerine müdahale edilmiş, Anayasa’dan kaynaklanan görev ve yetkileri kısıtlanarak yargı ipoteği altına alınmıştır.
- Yasama ile Anayasal yargı arasında çok ciddi bir “yetki aşımı ve yetki çatışması” sorunu çıkmış, - Kuvvetler ayrılığı ilkesinin temeli tahrip edilmiş, - Demokratik hukuk devleti ve parlamenter demokrasi yara almış ve - Toplumsal bir huzursuzluk konusu olan Üniversitelerde kılık-kıyafet sorunu çözümsüzlüğe itilmiştir.
- Ortaya çıkan bu vahim durum sadece söz konusu Anayasa değişikliklerini öneren siyasi partileri değil, topyekün siyaset kurumunu, Parlamentoyu ve Parlamenter demokrasinin geleceğini ilgilendirmektedir.
- Bu durum karşısında devletin temel organları arasındaki yetki çatışmasının önlenmesi, devletin temel fonksiyonlarının kuvvetler ayrılığı ilkesine uygun olarak dengeli ve uyumlu bir şekilde icrasının sağlanması ve Parlamento’nun hukukunun ve yetkilerinin Anayasal çerçevede korunması amacıyla demokratik meşruiyet içerisinde gerekli düzenlemelerin yapılması kaçınılmaz hale gelmiştir. - Milliyetçi Hareket Partisi, bu düşüncelerle Anayasa Mahkemesi’nin görev ve yetkilerini düzenleyen Anayasa’nın 148. ve 153. maddeleri dahil olmak üzere, bu amaçla Meclis bünyesinde mümkün olabilecek en geniş tabanlı bir mutabakatla yapılması kararlaştırılacak değişiklikleri samimiyetle ele almaya ve 70 milletvekili ile bu sürece katkıda bulunmaya hazırdır. Dr. Devlet Bahçeli
|