23.04.2009- 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Kutlama Mesajı
Ana SayfaAna Sayfa  

Genel Başkan

Konuşmaları

Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli'nin
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Münasebetiyle Yayınladıkları
Kutlama Mesajı
23 Nisan 2009

Bundan tam 89 yıl önce, egemenliğin kaynağı olarak Türk milletini gören kurucu kahramanlar; hiçbir heyetin, hiçbir ferdin, oluşumun veya kuruluşun, açıkça ve kesin olarak kolektif bir özne olan millet ruhundan neşet etmeyen otoriteyi kullanamayacaklarına karar vermişlerdir.

Bu çerçevede soyut bir kavram ve olgu olan egemenlik, TBMM'nin manevi varlığında somutlaşmış ve çok şükür ki bugünlere olgunlaşarak ulaşmıştır.

En zor şartlarda aranılan millet desteği ve yapılacak kurtuluş mücadelesindeki meşruiyet arayışı TBMM'nin açılmasıyla sonlanmıştır.

Böylelikle güçlü ve kudretli bir iktidar uygulamasına en fazla ihtiyaç duyulduğu milli mücadele yıllarında, güç parçalanmasının millet yapısı içinde meydana getirebileceği muhtemel otorite boşluklarının önüne geçilebilmiştir.

Millet egemenliği bu haliyle, siyasal iktidarın kullanımını doğrudan millete bağlayan bir özellik göstermiş, tüm siyasal ve hukuksal birimler, kökü ve merkezi millette olan bir yetkiyi kullanmaya başlamışlardır.

Aziz milletimizin varlık yokluk mücadelesi verdiği olağan üstü bir dönemde siyasal katılım ve temsil yoluyla müzakerelerin, tartışmaların hararetli bir şekilde yapılabilmesi, farklı görüş ve kanaatlerin rahatlıkla ileri sürülebilmesi demokrasimizin gelişmesine çok önemli katkı sağlamıştır.

Bu durum bile tek başına, daha o yıllarda, demokrasi anlayışının egemenliğin kullanımıyla üst üste nasıl örtüştüğüne dair hepimize sağlıklı bir fikir vermektedir.

Egemenliğin, geçmişten geleceğe uzanan ve muazzam bir sosyolojik hazine olan Türk milletine aktarılması ve bunun da temsil mekanizmasıyla işlevsellik kazanması, demokrasi ve egemenliğin ortak hayat alanında bir araya gelmesiyle mümkün olmuştur.

Bununla birlikte Büyük Millet Meclisi'nin açılmasıyla, ilan edilmeyen, ancak zihinlerde temelleri atılan bir devlet fiilen hayat bulmuş, bağımsızlığa duyulan inanç ve özlem, top sesleri altında dahi asla zaafa uğramamıştır.

Bu şekilde, aziz millet varlığıyla hedeflenen devlet yapısı iç içe geçmiş, millet egemenliğinin doğal ve zorunlu sonucu olan Cumhuriyet idaresinin ilan ve ilamı için herhangi bir engel kalmamıştır.

Egemenliğin kayıtsız şartsız milletimize geçmesiyle, temsili demokrasinin kurumsallaşması da sağlanmış, fertler vatandaş sıfatıyla, millet egemenliği içerisinde bütünleşerek, müştereken Cumhuriyetimize güç vermişlerdir.

Bu itibarla, Gazi Mustafa Kemal kurmayı planladığı bir devletin meşruiyet temellerini, egemenliğin asıl sahibi millete bırakarak atmış, en zor zamanlarda bile milletimizin sarsılmaz iradesinden kuşku duymayarak, geleceği buna göre planlamıştır.

23 Nisan 1920 tarihinden 29 Ekim 1923 tarihine giden ve nice muazzam mücadelelerinin verildiği bir süreçte, makul ve sorumlu bir egemenlik anlayışı amaçlanmış, planlanan ve yapılan her faaliyetin mutlak anlamda meşru bir temele dayanması böylelikle sağlanmıştır.

Bu çok özel günün, çocuklarımıza bayram olarak hediye edilmesi ise, millet ve devlet hayatının süreklilik içermesine yönelik idealist bir bakışın her daim var olduğunu göstermiştir.

Bu vesileyle yarının büyükleri sevgili çocuklarımızın bayramını kutluyor, sağlıklı, huzurlu bir şekilde yetişmelerini; hayatları boyunca vatan ve millet sevgisiyle dolu olmalarını temenni ediyorum.

Bu duygu ve düşüncelerle, TBMM'nin açılışının 89.yıldönümünün aziz milletimize ve demokrasimize yeni bir soluk ve heyecan getirmesini diliyorum.

Tutum ve davranışlarıyla millet iradesine bağlılıklarını her fırsatta ispatlayan ve bundan da asla ödün vermeyen başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, milli mücadele kahramanlarını, muhterem şehitlerimizi rahmet ve minnet hislerimle yâd ediyor, kutlu mirasın sonsuza kadar yaşatılacağını kararlılıkla ifade ediyorum.

Devlet Bahçeli
Milliyetçi Hareket Partisi
Genel Başkanı