Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin
Türkiye’nin geride kalan yıllar içinde her meslek grubundan ve her sosyal kesimden çok sayıda vatandaşımızın ölümü ile sonuçlanan ve failleri bulunamayan cinayetlerin varlığı ülkemizin talihsiz bir vakıasıdır. Milliyetçi Hareket Partisi, hangi düşünceye sahip olursa olsun, hangi nedenle gerçekleşirse gerçekleşsin hayatın kaybedilmesi gibi çok hassas bir konunun öneminin farkındadır. Bugüne kadar failleri bulunamamış bazı cinayetlerin sağ, sol ayrımı gözetmeksizin her siyasi görüşe mensup insanları hedef aldığı da bilinmektedir. Geride kalan yıllar içinde yaşanan cinayetlerin önemli bir bölümünün de toplumca milliyetçi-ülkücü ve vatansever olarak bilinen aydın, yazar, öğrenci, siyasetçi ve bürokratları da kapsadığı bir gerçektir. Çok sayıda insanın kaybı ile sonuçlan bu olayların faillerinin bugüne kadar yakalanamamış olması elbette ki mazur görülecek, göz ardı edilecek bir husus değildir. Bu cinayetlerin nedenlerinin ve faillerinin meçhul kalmamasının adaletin tecellisi açısından çok önemli olacağı açıktır. Faillerin bulunmasının devlet ve onun nezdinde emniyet ve adalet sistemine olan güveni sarsacağı da bir gerçektir. Ancak, aynı zamanda yakınlarını cinayete kurban vermiş bazı aileler ve çevreler tarafından yıllardan beri sözde fail olarak suçlanan insanların ve siyasi görüşlerin de aklanmasına mutlaka ihtiyaç vardır. Gerçeklerin ortaya çıkması yıllardan beri maksatlı kampanyalarla hayali şüphe ve zan altında bırakma kampanyalarının da sona ermesini sağlayacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi şayet karanlıkta kalan hususlar gerçekten ortaya çıkartılacaksa, cinayetlerin failleri adalet önünde hesap verecekse böylesi hak ve adalet arayışının yanında ve destekçisidir. Bizim talep ve beklentimiz, faili meçhul kalmış cinayetlerin aydınlatılmasındaki çabaların bütün siyasi görüşlere ve bütün olaylara yönelmiş bir derinlikte ve kapsamda olmasıdır. Geçtiğimiz yıllar içinde işlenmiş cinayetlerle yakınlarını kaybetmiş bazı aileler, olay faillerinin bulunması ve karanlıkta kalan hususların aydınlatılması için konuyu son günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi zeminine taşımışlardır. Bu konu hakkında Milliyetçi Hareket Partisi’nin kamuoyu ile paylaşacağı tespitleri şunlardır: 1. Yakınlarını cinayetlere kurban vermiş olan ailelerden benzer siyasi görüşte olanların tek yanlı bir platform oluşturarak TBMM çatısı altında aradıkları “hukuk talebi” saygı duyulması gereken yaklaşımdır. Ne var ki bu hak arayışının yalnızca dar bir çerçevede kalmış olmasını ve aynı siyasal görüşle sınırlı bulunmasını, gerideki yıllar içinde arkadaşlarını, aile üyelerini sayısız cinayetlere kurban vermiş olan Milliyetçi Hareket Partisi’nin mensuplarının yeterli bulması ve onay vermesi düşünülemez. 2. Geride kalan cinayetlerin gündeme getirildiği her yerde müşteki ailelerden bazılarının fail olarak Milliyetçi Hareketin mensuplarını ve milliyetçi-ülkücü camiayı hiçbir delile dayanmadan işaret ettikleri ve zımnen suçladıkları bilinmektedir. Bu itibarla, zaten hukukun tespit edemediği failleri kendilerine malum olan ve açıklayan bu ailelerin, samimiyetle gerçeği aradıkları konusu kuşkulu olduğu gibi, bu anlayışa sahip kişileri barındıranların oluşturduğu platformların TBMM Grubumuzla yapacağı görüşmelerin de bir anlamı ve karşılığı olmayacağı ortadadır. Yıllardan beri olayları partimize ve partililerimize yıkmaya çaba harcayan, her ortamda partimizi hedef gösteren ve bu niyetlerini de devam ettirdiği gözlenen önyargılı zihniyetlerin temsilcileri ile görüşmemiz söz konu değildir. 3. Basına yansıdığı kadarıyla, bu konuda mademki diğer partiler söz konusu cinayetlerin faillerinin ortaya çıkartılması hususunda samimiyet beyan etmişler ve konunun takipçisi olacaklarını söylemişlerdir, o halde yapacakları ittifaklar ve çalışmalar karşısında Milliyetçi Hareket Partisi’nin bir engel teşkil etmeyeceğinin ve desteğimize ihtiyaç duyulmayacağının bilinmesinde yarar vardır. Bizim düşüncemiz, AKP, CHP ve BDP’nin elele verip müşterek hareket ederek, ziyaret eden ailelere verdikler sözleri yerine getirip gerçekleri bir an önce ortaya çıkartmalarıdır. 4. Milliyetçi Hareket Partisi açısından bu taleplerin öncelikli muhatabı TBMM değil, yürütme gücünü elinde bulunduran siyasi iktidardır. Göreve çağrılması gereken de hükümettir ve faili meçhul olayları aydınlatma konusunda iddialı açıklamalar yapmışlardır. Başbakan Erdoğan’ın “faili meçhulleri çözeceği”ni, Başbakan Yardımcısının “Türkiye’de faili meçhul cinayet kalmadığını”, İçişleri Bakanı’nı ise “faili meçhul cinayetleri aydınlatmada çok başarılı olduklarını”, “biri dışında faili meçhul cinayetin kalmadığını, “ hükümetleri döneminde “faili meçhul” diye bir şey bırakmadıklarını” ilan eden açıklamaları bilinmektedir. Böylesine başarılı bir sonuç elde edilmişse, karanlıkta kalan diğer olayların da bir an önce ortaya çıkartması hükümetin görevi ve sorumluluğudur. Hükümetin bütün çabalarına rağmen cinayetlerin aydınlatamaması halinde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin devreye girerek hükümetin aşamadığı yasal konularda çalışmalar yapması çözüm yolu olabilecektir. Gerçeklerin ortaya çıkmasını, üzerinde yapılan karanlık kampanyaların, alçakça ithamların ve iftiraların son bulmasını isteyen; çok sayıda dava arkadaşını faili meçhul cinayetlere kurban vermiş olan Milliyetçi Hareket Partisi mensupları hakkın, adaletin ve gerçeklerin yanında olmaya devam edecektir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur. |