Kadrolar

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ankara Milletvekilimiz
Sayın Sadir Durmaz'ın “Kanal Kütahya Projesinin” ilk etabı olan
“Bekir Avlupınar Caddesi Yayalaştırma Projesinin” açılışı
vesilesiyle yapmış oldukları konuşma.
20 Kasım 2021

Değerli Protokol,

Aziz Dava Arkadaşlarım,

Çok Kıymetli Kütahyalılar,

Kütahya ilimizin çehresini değiştirecek, katma değerini yükseltecek, “Kanal Kütahya Projesinin” ilk etabı olan “Bekir Avlupınar Caddesi Yayalaştırma Projesinin” açılışı vesilesiyle sizlerle bir arada olmaktan kıvanç duyuyorum, bu münasebetle hepinizi en içten dileklerimle selamlıyorum, hoş geldiniz safalar getirdiniz.

Sözlerimin başında, Genel Başkanımız Sayın Devlet BAHÇELİ beyefendinin de selam ve muhabbetlerini iletmek istiyorum.

Aziz Kütahyalılar,

Kütahya ilimiz, tarihi ve kültürel özellikleriyle müstesna, milli mücadeledeki yeriyle kutlu bir diyardır.

Her sokağında samimiyet, her hanesinde helal kazanç vardır.

Vatan müdafaasına ev sahipliği yapmış, her karışı şehit kanı, her köşesi şehitliktir.

Binbaşı İsmail Hakkı Bey komutasındaki 350 kişilik müfrezenin, İngilizlere, Kütahya’yı dar etmesi hala milli hafızalarda gururla anılmaktadır.

Kütahyalı Elif Ana’nın fedakârlıkları unutulmamıştır.

Kütahya, bir beyliğin nasıl devlet olduğuna, bir avuç alperenin nasıl cihana kafa tuttuğuna şahitlik etmiştir.

Dolayısıyla, böyle bir tarihin ve mazinin şehrinde; sorumluluğun farkında olarak hizmet etmek,

Ecdada layık şuurla, gönülden ve aşkla çalışmak gereklidir.

Hamdolsun, Kütahya’da, bu sorumluluğunun farkında bir belediye başkanımız ve çalışma arkadaşları vardır.

Bugün de, bu sorumlulukla hazırladıkları ve Kütahya’nın vizyon projelerinden birisi olan “KANAL KÜTAHYA”nın ilk etabı olan, “Bekir Avlupınar Caddesi Yayalaştırma Projesi”nin açılışında bizleri buluşturmuşlardır.

Çehresi değişen caddesiyle, yürüyüş yollarıyla, dinlenme alanlarıyla ve akıllı şehir uygulamalarıyla Kütahya’nın cazibe merkezi olacak ve tıpkı adını aldığı merhum Bekir Avlupınar gibi Kütahya’ya değer katacak bu proje vesilesiyle başta belediye başkanımız Prof. Dr. Âlim Işık hocamıza, çalışma arkadaşlarına, Kütahya’ya hizmet yolunda, taş üstüne taş koyan, herkese, Kütahya sevdalılarına, teşekkürlerimi sunuyorum.

Değerli Kütahyalılar,

Bizim insanımız her şeyin en iyisine, en güzeline layıktır.

Ve bize göre bu iyiliğin ve güzelliğin hayata geçirileceği ilk hizmet noktası da belediyelerdir.

Çünkü insanımızla doğrudan temasın ilk yeri belediyelerdir.

Bize göre Belediye, 24 saat açık kapı, uzatılan elin geri çevirmeyen cömertlik demektir.

Belediye demek, hakka hürmet, halka hizmet, hakikate riayet demektir.

Aynı zamanda Belediye demek, şehri güzelleştirirken, gönülden gönüle girmek demektir.

Şehrin emini olabilmek için bu şarttır.

Bizler, ayak bastığı her coğrafyada, fethettiği her yerde, önce adaleti tesis eden ve bugün bile sancağının gölgesi gözlenen bir ecdadın evlatlarıyız.

“İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” düsturuyla, insanının refahı ve huzuru için çalışan, bugün bile gıptayla bakılan nice eser inşa eden bir medeniyetin mensuplarıyız.

Hanlar, hamamlar, kervansaraylar, imarethaneler yapan, yüzyılların yıkamadığı köprüler inşa eden ama “gönül köprüsünü” de hiç unutmayan anlayışın temsilcileriyiz.

Bu anlamda Milliyetçi Hareket Partili belediyelerimiz, göğsümüzü kabartmıştır.

Tam 53 yıldır; “dik baş, tok karın, mutlu yarın” için çalışan ve “Önce ülkem ve milletim” diyerek gönüllere giren Milliyetçi Hareket Partisi, yerel yönetimlerde de aynı inanmışlıkla çalışmaktadır.

Bizler, vatan sevgisini, millete hizmet etmenin en büyük gücü olarak görürüz ve Yerel Yönetimleri de bu sevginin en iyi gösterileceği alanların başında kabul ederiz.

Bu bakış açısıyla hazırladığımız ve Milliyetçi Hareket Partisi’ne özgü yerel yönetim modeli olan “Üretken Belediyecilik” anlayışımız, bahsettiğimiz görüşün ve bilincin ürünüdür.

İnsanı gözetmeyen, insanı hissetmeyen, insanla ilgili kaygı beslemeyen belediye, kansız damar, yapraksız ağaç, susuz toprak gibidir.

Bu bilinçle çalışıyoruz, Üç hilalin olduğu her yeri bu anlayışla işleyip dokuyoruz.

Çok Kıymetli Kütahyalılar;

Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’nin talimatlarıyla başlattığımız “Adım Adım 2023; İl İl Anadolu” programlarımız kapsamında memleketimizi karış karış dolaşıyoruz, gönüllere misafir oluyoruz.

Esnafımızla, çiftçilerimizle, işçilerimizle, memurlarımızla muhtarlarımızla, emeklilerimizle, meslek örgütleriyle görüşüp, düşüncelerini öğreniyoruz, hedeflerimizi paylaşıyoruz.

Hamdolsun, Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı gönüllere girmiştir.

Siyaset uğruna, güzelim memleketimizi karanlığa sürüklemek isteyenlere, insanlarımıza umutsuzluk aşılayanlara, dünyadaki sorunları görmezden gelerek kap kara bir Türkiye resmi çizenlere inat, vatandaşımız her şeyin farkındadır, ferasetiyle her şeyi görmektedir.

Üretmek, imar etmek, hizmet etmek yerine, “algı belediyeciliği”ne kafa yoranları,

2 buçuk yıldır belediyelerinde çivi bile çakamayıp, “sosyal medyada belediyecilik” yapanları,

Belediye kaynaklarını terör örgütlerine akıtanların görevden alınmasına karşı çıkanları,

Seçim öncesi, “kimseyi işten çıkarmayacağız” diye namus sözü verip, göreve geldiklerinde binlerce kişiyi işten çıkaranları,

Tasarruf edebiyatı yaparak, sadece İstanbul’da 10 bin işçiyi işten çıkarıp, büyük çoğunluğu HDP referanslı 45 bin kişiyi işe alanları, aziz milletimiz görüyor ve not ediyor.

Saygıdeğer Kütahyalılar;

Üzerinde yaşadığımız toprakların, tarihin hiçbir döneminde sükûnet bulmadığının farkındayız.

Emperyalist güçlerin küresel projelerinde, ülkemizin ve çevresindeki enerji kaynaklarının özel bir ilgi gördüğü ortadadır.

Bu nedenle, her zaman içeride ve dışarıda tökezlememizi gözleyenler var olmuş ve var olmaya devam edecektir.

Gezi Parkı olaylarıyla ülke çapında başlatılmak istenen kaos sürecinden istediklerini alamayanların, 15 Temmuz hain darbe girişimine nasıl bel bağladıklarına hepimiz şahit olduk.

Kimileri, ortada seçim yokken “ben başbakan olacağım” diyerek, televizyon televizyon geziyordu;

Kimileri, kahvesini yudumlayarak televizyon karşısında, kanlı darbe girişimini izliyordu.

Bunun karşısında, Sayın Genel Başkanımız, darbecilere karşı ilk açıklamayı yaparak milli iradeye can suyu vermiş, uçakların alçak uçuşlarla genel merkezimizi tehdit ve tahrik etmesine rağmen, Milliyetçi Hareket Partisi, sabaha kadar sönmeyen Üç Hilal’inin ışığıyla ülkeyi aydınlatmıştır.

Uğruna can verdiği aziz vatanında kaos ve kargaşa yaratmak isteyenlere, milli iradeyi gasp edip işgal etmek isteyenlere siyasi hesap uğruna göz kırpmamıştır.

Dolayısıyla Milliyetçi Hareket Partisi, siyasetini, makam ve koltuk hırsıyla değil, ilkeleri ve ülküleri doğrultusunda yapar.

Sorunları istismar etmeden, çözüm odaklı siyaset anlayışı ile yol yürür.

Bu nedenledir ki; gayrı milli muhalefet anlayışındakiler bizi anlayamazlar!

Atatürk’ü siyasi geçim kapısı haline getirip, vatanı bölmeye yeminli Atatürk düşmanı bölücülerle el ele siyaset yapanlar,

Terör örgütünün sözcülüğünü yapan televizyonlarda Anayasamızın ilk 4 maddesini tartışmaya açanlar,

Kapalı kapılar ardında, milletten gizli Anayasa hazırlayıp Türklüğü Anayasadan çıkarmaya çalışanlar,

İzmir’de Kuvayı Milliyeci kesilip, Hakkâri’de özerklik sözü verenler,

Parti binalarına “sınır namustur” yazıp, sınırlarımızı koruyacak tezkereye HDP ile birlikte “hayır” diyenler,

Gezi Olaylarının finansörü Sorosçu Osman Kavala’ya,

6-7 Ekim Olaylarının azmettiricisi terörist Selahattin Demirtaş’a sahip çıkanlar,

1915 Olaylarını “soykırım” gören terörist seviciden il başkanı yapanlar,

Elbette ki; Milliyetçi Hareket Partisi’ni ve onun Liderinin sorumlu siyaset anlayışını idrak edemez, anlayamazlar.

Diğer taraftan;

HDP’li vekilin “bizim sayemizde o koltuklarda oturuyorsunuz” sözlerine cevap veremeyen,

“Burası Kürdistan” diyene tek kelime edemeyen,

Ama şehit yakınının “HDP ile ittifak yapmayın, Demirtaş ile kahvaltı yapmayın” demesine küfürle karşılık veren,

Utanmadan bir de küfürcü vekillerine sahip çıkan,

Kendilerine İYİ deyip, cilaları dökülünce gerçek yüzleri ortaya çıkan köksüzler de bizi anlayamaz!

Bunların tek anladıkları, koltuk, makam, çıkar, menfaattir!

Aziz milletimiz kimin iyi kimin kötü olduğunu görmekte ve bilmektedir.

ABD başkanı Biden’ın “Türkiye’de muhalefeti destekleyeceğiz” sözünün büyüsüyle, iktidar olmayı hayal edenleri milletimiz şamarıyla kendilerine getirecektir.

Aziz Kütahyalılar;

Milli varlığımıza ve milli irademize yöneltilen tehditleri aşa aşa bugünlere geldik ve 2023’e doğru yürüyoruz.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin “hızlı karar alma ve anında uygulama” imkânı sayesinde az ve zor zamanda büyük işler başarılmıştır.

Gayrı Milli muhalefet görmek istemese de, “Ne işimiz var Suriye’de, ne işimiz var Libya’da” deseler de Allah’a şükür;

Suriye’nin kuzeyindeki terör devleti kurma hesapları bozuldu.

Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizi karaya sıkıştırmak isteyenlere karşı egemenlik haklarımız sonuna kadar korundu ve Mavi vatanımıza sahip çıkıldı.

Milli Davamız Kuzey Kıbrıs’ta Türklük kazandı.

Karabağ’a Türk’ün şanlı bayrağı dikildi.

Savuma Sanayimizdeki yerli ve milli projelerle, zamanında silah ambargosu uygulayanlara meydan okundu!

Cumhur İttifakının yerli ve milli duruşu ve aziz milletimizin desteğiyle Devletimiz, gönül coğrafyamızda Türkiye’nin onayı ve oluru olmadan hiçbir girişimin gerçekleşme şansının olmadığını bütün cihana ilan etti.

Artık buradan geri dönüş yoktur.

Hep birlikte el ele vererek, 2023 Lider Ülke Türkiye vizyonumuza uygun çalışmalarımızı sürdüreceğiz.

Bu duygu ve düşüncelerle sözlerime son verirken,

Kanal Kütahya’nın 1. Etabı, Bekir Avlupınar Caddesi Yayalaştırma Projesinin, Kütahya’mız adına hayırlara vesile olmasını diliyor, emeği geçen her bir çalışanımızı tebrik ediyorum.

Cenab-ı Allah yar ve yardımcımız olsun.

Ne Mutlu Türk’üm Diyene!